ZİYÂ ŞÜKÛN

(1870-1949)

Eğitimci ve sözlük yazarı.

İzmir’de doğdu. Asıl adı Yûsuf Ziyâeddin’dir. İzmir Dârülmuallimîn hocalarından olan babası Kıbrıslı Mehmed Kâmil Efendi’den aldığı derslerle ilk eğitimine başladı.


İstanbul’a gidip alay müftüsü ve Dârülfünun hadis hocası Hâfız Mehmed Efendi’nin derslerine devam etti. Ardından İzmir’de Dârülmuallimîn imtihanına girerek bu okulun yüksek bölümüne kaydoldu. 1896’da babasının vefatından sonra giriş imtihanındaki başarısı yeterli görülüp onun yerine hoca tayin edildi. Fahrî olarak da mekâtip müfettişliği yaptı. Öğretmenliği sırasında İzmir’de özel eğitime olan istek üzerine babasının Namazgâh’taki konağında 3 Ocak 1901’de Dârüledeb adıyla özel bir okul açtı. Biri ihtiyat, üçü ibtidâî olmak üzere dört sınıflık ilkokul seviyesindeki Dârüledeb’in müdürlüğünün yanı sıra Türkçe ve ahlâk derslerine de girdi.

II. Meşrutiyet’ten sonra İttihat ve Terakkî’nin baskısıyla Dârülmuallimîn müdürlüğünün başkasına verilmesi yüzünden 22 Eylül 1909’da bu okuldaki görevinden ayrılarak İstanbul’a gitti. Burada Dârülfünun Farsça hocalığına talip oldu. Tayin için kurulan heyetin onun bu dersi okutup okutamayacağı hususundaki tereddüdü üzerine İran sefiri Mirza Dâniş Han’a başvurup ondan Farsça öğretebileceğine dair icâzet aldı. 14 Aralık 1909’da Dârülfünun’da ve Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde Farsça hocalığına başladı. Aralık 1913’te Dârülfünun’daki görevine diğer hocalarla birlikte son verildi. Ardından Dârüşşafaka Medresesi’nde Farsça ve 1917’de Numune Mektebi’nde Türkçe derslerine girdi. I. Dünya Savaşı esnasında oğlu Mehmed Kâmil’i kaybetmenin üzüntüsüyle hocalığı bırakıp münzevi bir hayat yaşamaya başladı ve altı yıl boyunca derslerden uzak kaldı. Talebesi Maarif vekili Vâsıf Çınar’ın ısrarıyla 1924 yılından 1929’a kadar Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde Arapça ve Farsça dersleri verdi. Bu dersler programlardan kaldırılınca görevini 1932’ye kadar Balıkesir Öğretmen Okulu’nda din dersi, daha sonra İstanbul Cumhuriyet Orta Mektebi ve Vefa Lisesi’nde Türkçe hocalıklarıyla sürdürdü. 9 Nisan 1935’te kendi isteğiyle emekliye ayrıldı ve çalışmalarını hazırlamakta olduğu Farsça-Türkçe sözlük üzerine yoğunlaştırdı. Dört çocuk babası olan Ziyâ Şükûn 13 Haziran 1949’da İstanbul’da vefat etti. Divan tarzında, döneminin şiirini andırır ahlâkî manzumeler yazmış ve Farsça’dan şiir tercümeleri yapmıştır (İbnülemin, s. 2080-2084). 1908’de İzmir’in edebiyat ve yazı çevrelerinin önemli siması Mahmud Fuad ile birlikte yayımı bir yıl süren ve 36. sayıya kadar haftada bir, daha sonra beş günde bir olmak üzere kırk sayı çıkan Gencîne-i Edeb’i yayımlamıştır. Derginin yönetim merkezi olarak Dârüledeb Mekteb-i Husûsî gösterilmiştir. II. Meşrutiyet döneminde İstanbul’da Peyâm-ı Sabah gibi bazı gazete ve dergilerde Muallim Ziyâeddin adıyla az sayıda şiir ve makale yazmıştır.

Eserleri. 1. Farsça-Türkçe Lûgat: Ferheng-i Ziyâ Gencîne-i Güftâr. Ziyâ Şükûn’un en önemli eseridir. Farsça hocalığı sırasında başladığı yıllarca süren bu çalışmasında yurt dışındaki kaynaklara ulaşmakta zorluklarla karşılaşmasına rağmen birçok eseri inceleyerek sözlüğün yazımına devam etmiş, Farsça kökenli kelimelerin yer aldığı sözlükle ilgili kaynakları toplu halde bir kütüphanede gözden geçirmek için Fatih civarında bir ev kiralamıştır. Sözlüğün kaynakları arasında Burhân-ı ĶātıǾ, Ferheng-i Cihângîrî, Ferheng-i Reşîdî, Ferheng-i Nâśır, Bahâr-ı ǾAcem, Ķāmûs-i Fârisî, Ferheng-i ŞuǾûrî gibi sözlükler bulunmaktadır (diğer kaynaklar için bk. Farsça-Türkçe Lûgat, bk. Önsöz). Sözlüğüne lugat kitaplarından aldığı manzum örneklerin yanı sıra eski ve yeni İran şairlerinin divanlarını tarayıp seçtiği beyitleri çevirileriyle birlikte vermiş, böylece 10.000’i aşan Farsça beyti Türkçe’ye çevirmiştir. 18.000’e yakın madde başı içeren Ferheng-i Ziyâ Millî Eğitim Bakanlığı’nca basılmıştır (İstanbul 1944-1951; Ankara 1967, 1984). 2. Gencîne-i Güftâr-ı Fârisî. İçinde Farsça seçme şiirlerin yer aldığı bu küçük gramer yıllarca Galatasaray Lisesi’nde ders kitabı olarak okutulmuştur (İstanbul 1325). 3. 100 Senelik Balıkesir Takvimi (Balıkesir 1935).

BİBLİYOGRAFYA:

BA, Dahiliye-Mektubî Kalemi, Dosya nr. 2629, Gömlek nr. 40; BA, Maarif Mektubî Kalemi, Dosya nr. 1010, Gömlek nr. 43; Ziyâ Şükûn, Farsça-Türkçe Lûgat, Ankara 1984, bk. Önsöz; a.mlf., “Türkiye Şeyhülmuallimi Ziya Şukun’un Hayatı”, Yeni Bilgi, I/10, İstanbul 1948, s. 56-58; İbnülemin, Son Asır Türk Şairleri, s. 2080-2084; M. Debîr-i Siyâkī, Ferhenghâ-yi Fârsî ve Ferheng-i Gûnehâ, Tahran1368 hş., s. 293; Mehmet İnce, Mahmut Fuat: Hayatı-Şahsiyeti-Eserleri, Ankara 1994, s. 54-58; Ömer Faruk Huyugüzel, İzmir’in Fikir ve Sanat Adamları (1850-1950), Ankara 2000, s. 596-598; Sadiye Tutsak, İzmir’de Eğitim ve Eğitimciler (1850-1950), Ankara 2002, s. 88, 192, 193, 223-224; Bezmi Nusret Kaygusuz, Bir Roman Gibi, İzmir 2002, s. 37; “Şükun, Ziya”, TDEA, VIII,186.

Rıza Kurtuluş