TEBRÎZÎ, Hatîb

(الخطيب التبريزي)

Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Alî b. Muhammed el-Hatîb et-Tebrîzî (ö. 502/1109)

Arap dili ve edebiyatı âlimi.

421 (1030) yılında Tebriz’de doğdu ve burada yetişti. Yâkūt el-Hamevî ve İbnü’l-Kıftî, kendisinin değil babasının hatip olduğunu ileri sürerek onu İbnü’l-Hatîb diye anarsa da kaynakların çoğu lakabını Hatîb şeklinde kaydeder. İlk eğitiminden sonra Tebriz’e yakın şehirlerde öğrenimini sürdürdü. Bağdat’ta Ebü’l-Kāsım er-Rakkī ve Hasan b. Muhammed İbnü’d-Dehhân, Basra’da Fazl b. Muhammed el-Kasabânî, Cürcân’da Abdülkāhir el-Cürcânî gibi âlimlerin derslerine devam etti. 443-446 (1051-1054) yıllarında kaldığı Maarretünnu‘mân’da Ebü’l-Alâ el-Maarrî’den Muhammed b. Ahmed el-Ezherî’nin Tehźîbü’l-luġa’sını, Maarrî’nin bazı eserlerini, ayrıca dil ve edebiyata dair temel kitapları okudu. Buradan ayrılıp Bağdat ve Basra’ya geçen Tebrîzî 456 (1064) yılında Dımaşk’a giderek Hatîb el-Bağdâdî’den ders aldı. Sûr’da Süleym b. Eyyûb er-Râzî’den hadis dinledi. Kahire’ye gidip İbn Bâbeşâz ile bilgi alışverişinde bulundu, ona Arap filolojisiyle ilgili son tartışmaları aktardı. Muhtemelen bir hac yolculuğunun ardından Bağdat’a döndü. Devrin hemen bütün önemli ilim merkezlerini dolaşan Tebrîzî, Ahmed b. Ali İbn Berhân el-Bağdâdî, Ali b. Muhassin et-Tenûhî, Hilâl b. Muhassin es-Sâbî, Ebü’l-Kāsım es-Seyyârî, Ebü’t-Tayyib et-Taberî, Ebû Bekir el-Allâf gibi âlimlerden de faydalandı. Arap lugatı ve grameriyle Arap edebiyatı sahasında geniş bilgi sahibi olarak haklı bir şöhrete kavuştu. Bir taraftan bu alanlarda eser kaleme alırken diğer taraftan Nizâmiye Medresesi’nde edebiyat ve dil dersleri verdi, ayrıca buranın kütüphanesinde kayyımlık yaptı. Yetiştirdiği öğrenciler arasında İbnü’l-Eşkar el-Bağdâdî, Ebü’l-Hasan İbnü’t-Tilmîz, Ebü’s-Saâdât İbnü’ş-Şecerî, Ebû Bekir İbnü’l-Arabî, İbnü’l-Hebbâriyye, Mevhûb b. Ahmed el-Cevâlîkī, İbn Nâsır es-Selâmî ve Ebû Tâhir es-Silefî gibi âlimler bulunmaktadır.


Şarkiyatçı Plessner, bazı kaynaklarda onun talebeleri içinde Hatîb el-Bağdâdî’nin de gösterildiğini ve bunun yanlış olduğunu söylüyorsa da söz konusu kaynaklarda Bağdâdî’nin ondan sadece rivayette bulunduğu belirtilmektedir. Hocanın kendi talebesinden hadis rivayet etmesi ise İslâm ilim geleneğinde bilinen bir husustur. Tebrîzî 28 Cemâziyelâhir 502 (2 Şubat 1109) tarihinde Bağdat’ta vefat etti ve Bâbüebrez Kabristanı’nda defnedildi.

Tebrîzî’nin dil ve edebiyat alanında hangi mektebi temsil ettiğine dair klasik kaynaklarda herhangi bir değerlendirme bulunmamaktadır. Bunun en önemli sebebi kendisinin eserlerinde belli bir tavır takınmamış olmasıdır. Onun ele aldığı hususlarda bazan Basra, bazan Kûfe, bazan Bağdat mektebini desteklediği, bazan da hepsine karşı çıkıp bağımsız bir tavır takındığı görülmektedir. Bununla birlikte çoğu zaman Basra mektebine meyletmesi, Kasabânî ve İbn Berhân gibi hocalarının bu mektebe mensup olmasına karşılık Kûfe mektebine meyli bulunan Ebü’l-Alâ dışında söz konusu ekole mensup herhangi bir hocasının bulunmamasıyla açıklanabilir. Bir başka sebep de eserlerinde görüşlerine dayandığı ve kendilerinden nakillerde bulunduğu âlimlerin çoğunun Ebû Amr b. Alâ, Halîl b. Ahmed, Sîbeveyhi, Ebû Ubeyde Ma‘mer b. Müsennâ, Asmaî, Sükkerî, İbn Düreyd, Ebû Ali el-Fârisî, İbn Cinnî ve Ebû Ali el-Merzûkī gibi Basra ekolüne mensup kişiler olmasıdır.

Eserleri. 1. Şerĥu Lâmiyyeti’l-ǾArab. Şenferâ’ya ait meşhur kasidenin şerhidir (nşr. Mahmûd Muhammed el-Âmûdî, Mecelletü MaǾhedi’l-Maħŧûŧâti’l-ǾArabiyye, XLI/1 [Kahire 1418/1997], s. 135-185). 2. Şerĥu’l-ķaśâǿidi(MuǾallaķāti)’l-Ǿaşr. Câhiliye devrine ait yedi muallaka ile Meymûn b. Kays el-A‘şâ, Nâbiga ez-Zübyânî ve Abîd b. Ebras’a ait üç kaside üzerine yazılan bir şerhtir (nşr. Charles James Lyall, Kalküta 1312/1894, New Jersey 1965; nşr. Muhammed Münîr ed-Dımaşkī, Kahire 1352/1933; nşr. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, Kahire 1382/1962, 1384/1964; nşr. Fahreddin Kabâve, Halep 1389/1969; nşr. Abdüsselâm el-Hûfî, Beyrut 1405/1985; nşr. Ömer Fârûk et-Tabbâ‘, Beyrut, ts.). Bazı klasik eserlerde Tebrîzî’ye nisbet edilen Şerĥu’l-ķaśâǿidi’s-sebǾ bu kitabın yalnız muallakaları ihtiva eden bölümü olmalıdır. 3. Şerĥu Bânet SüǾâd (Şerĥu Ķaśîdeti KâǾb b. Züheyr) (nşr. Fritz Krenkow, ZDMG, LXV [1911], s. 241-279; Beyrut 1389/1970, 1401/1981; nşr. Abdürrahîm Yûsuf el-Cemel, Kahire 1410/1990). 4. Şerĥu Maķśûreti İbn Düreyd (İstanbul 1300, 1319; nşr. Abdullah İsmâil es-Sâvî, Kahire 1371/1951; nşr. Muhammed Züheyr eş-Şâvîş, Dımaşk 1380/1961; nşr. Fahreddin Kabâve, Halep 1398/1978, Beyrut 1987). 5. Şerĥu İħtiyârâti’l-Mufađđal (Şerĥu’l-Mufađđaliyyât). Mufaddal ed-Dabbî’nin kadîm Arap şiirinden oluşturduğu eserinin şerhidir (nşr. Fahreddin Kabâve, I-IV, Dımaşk 1388-1391/1968-1971; Beyrut 1407/1987; nşr. Ali Muhammed el-Bicâvî, I-III, Kahire 1397/1977 [Şerĥu’l-Mufađđaliyyât]). 6. Şerĥu Dîvâni Ebî Temmâm (I-IV, Bulak 1296; nşr. Muhammed Abduh Azzâm, I-IV, Kahire 1371/1951; nşr. Esmer Râcî, I-IV, Beyrut 1414/1994). 7. Şerĥu Dîvâni(eşǾâri)’l-Ĥamâse. Ebû Temmâm’ın konularına göre düzenlediği antolojinin şerhidir (nşr. Georg Freytag, I-II, Bonn 1828; Leiden 1838; I-II, Bulak 1286-1290, 1296; Kahire 1322, 1341; nşr. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, I-IV, Kahire 1357/1938; nşr. Muhammed Abdülmün‘im el-Hafâcî, I-II, Kahire 1375/1955). Klasik kaynaklarda Tebrîzî’nin el-Ĥamâse üzerine büyük, orta ve küçük olmak üzere üç şerh yazdığı kaydedilir. Büyük şerhe ait bu neşirlerden başka küçük şerhin (eş-Şerĥu’l-Muħtaśar, Dârü’l-kütübi’l-Mısriyye, Edeb, nr. 1195; Ârif Hikmet Ktp., nr. 137/810; Halep Osmâniye Ktp., nr. 828/2064) ve Şerĥu’l-Münteħab min ebyâti’l-Ĥamâse ve eşǾâri’l-ǾArab (Muhammed b. Suûd Üniversitesi Ktp., nr. 2370) adlı eserinin adı geçen kütüphanelerde nüshaları bulunmaktadır. 8. Şerĥu Saķŧi’z-zend. Müellifin, hocası Ebü’l-Alâ el-Maarrî’nin gençlik yıllarında yazdığı şiirlerinden oluşan divanı üzerine kaleme aldığı bu şerh, İbnü’s-Sîd el-Batalyevsî ve Kāsım b. Hüseyin el-Hârizmî’nin şerhleriyle birlikte basılmıştır (nşr. Mustafa es-Sekkā v.dğr., I-V, Kahire 1365-1368/1945-1949). 9. Şerĥu’l-LümaǾ fi’n-naĥv. İbn Cinnî’nin eseri üzerine bir şerhtir (nşr. Seyyid Takī Abdüsseyyid, Mansûre 1411/1991). 10. Şerĥu Dîvâni ǾAntere (nşr. Mecîd Tarrâd, Beyrut 1992). 11. Şerĥu Dîvâni Źirrumme (nşr. Mecîd Tarrâd, Beyrut 1993). 12. Şerĥu Dîvâni’l-Mütenebbî (el-Muvażżaĥ, Çorum İl Halk Ktp., nr. 1929; Paris Bibliothèque Nationale, nr. 3101). 13. Tehźîbü Iślâĥi’l-manŧıķ. İbnü’s-Sikkît’in kelimelerin yanlış kullanılmasına dair eseri üzerine yapılmış en önemli çalışmalardan biri olup Muhammed Zekî ve Sâlih Ali ile (I-II, Kahire 1325/1907, 1913) Bedreddin Na‘sânî (Kahire 1913) tarafından kısmen, Ahmed Muhammed Şâkir ve Abdüsselâm Muhammed Hârûn (Kahire 1970), Fahreddin Kabâve (Beyrut 1403/1983) ve Fevzî Abdülazîz Mes‘ûd (I-II, Kahire 1986-1987) tarafından tam olarak yayımlanmıştır. İbnü’l-Haşşâb bu çalışma için bir reddiye kaleme almıştır. 14. Kenzü’l-ĥuffâž fî Kitâbi Tehźîbi’l-elfâž. İbnü’s-Sikkît’in konulara göre düzenlenen sözlüğü el-Elfâž üzerine yazılan bir şerhtir (nşr. Luvîs Şeyho, Beyrut 1313/1895; nşr. Sâlih b. Ali, Kahire 1325). 15. el-Mülaħħaś fî iǾrâbi’l-Ķurǿân. Yalnız II. cildi günümüze ulaşmıştır (nşr. Muhammed Abdülmecîd et-Tavîl, MMMA, XLIII/1 [Kahire 1420/1999], s. 7-49; nşr. Fâtıma Râşid er-Râcihî, Küveyt 2001, Yûsuf-Tâhâ sûreleri arası). 16. el-Kâfî fi’l-Ǿarûż ve’l-ķavâfî (nşr. el-Hassânî Hasan Abdullah, MMMA, XII/1 [Kahire 1386/1966], s. 1-250; Beyrut, ts.). el-Vâfî fi’l-Ǿarûż ve’l-ķavâfî adıyla da yayımlanmıştır (nşr. Ömer Yahyâ - Fahreddin Kabâve, Halep 1390/1970, 1399/1979; Dımaşk 1407/1987). 17. Mâ yuķraǿü min âħirihî kemâ yuķraǿü min evvelihî (nşr. İbrâhim el-Alevî, Bağdat, ts.). Bunlardan başka Hatîb et-Tebrîzî’nin Şerĥu Dîvâni İmriǿilķays, Şerĥu Dîvâni’n-Nâbiġa, Muķaddime fi’n-naĥv, Tefsîrü’l-Ķurǿân, Tehźîbü Meķātili’l-fürsân (Ebû Ubeyde Ma‘mer b. Müsennâ), Tehźîbü Ġarîbi’l-Muśannef (Ebû Ubeyd Ahmed b. Muhammed el-Herevî), Tehźîbü Ġarîbi’l-ĥadîŝ (Ebû Ubeyd Ahmed b. Muhammed el-Herevî) adlı eserleri bulunduğu kaydedilir.

BİBLİYOGRAFYA:

Ali b. Hasan el-Bâharzî, Dümyetü’l-ķaśr (nşr. Sâmî Mekkî el-Ânî), Küveyt 1405/1985, s. 190-196; Sem‘ânî, el-Ensâb, III, 21; Kemâleddin el-Enbârî, Nüzhetü’l-elibbâǿ (nşr. İbrâhim es-Sâmerrâî), Zerkā (Ürdün) 1405/1985, s. 270-273; İbnü’l-Cevzî, el-Muntažam, IX, 161-163; Yâkūt, MuǾcemü’l-üdebâǿ, XX, 25-28; İbnü’l-Kıftî, İnbâhü’r-ruvât, IV, 28-30; İbn Hallikân, Vefeyât, VI, 191-196; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XIX, 269-271; Yâfiî, Mirǿâtü’l-cenân, III, 172; İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, V, 197; Süyûtî, Buġyetü’l-vuǾât, II, 338; Taşköprizâde, Miftâĥu’s-saǾâde, I, 175-176; İbnü’l-İmâd, Şeźerât, IV, 5-6; Serkîs, MuǾcem, I, 625-627; Brockelmann, GAL, I, 279; Suppl., I, 492; Fahreddin Kabâve, Menhecü’t-Tebrîzî fî şürûĥihî ve’l-ķıymetü’t-târîħiyye li’l-Mufađđaliyyât, Dımaşk 1418/1997; Abdülhüseyin el-Fetlî, “en-Naĥv Ǿinde’t-Tebrîzî fî Şerĥi’l-Ķaśâǿidi’l-Ǿaşr”, el-Mevrid, XVI/1, Bağdad 1987, s. 87-118; Adnân Ömer el-Hatîb, “el-Menhecü’t-tekâmülî Ǿinde’l-Ħatîb et-Tebrîzî fî Şerĥi Dîvâni’l-Ĥamâse”, et-Türâŝü’l-ǾArabî, XXV/99-100, Dımaşk 1426/2005, s. 343-371; M. Plessner, “Tebrîzî”, İA, XII/1, s. 98-99; Rudolf Sellheim, “al-Tibrîzî”, EI² (İng.), X, 461-462.

Ahmet Özel