TASK

(الطسق)

İslâmiyet’in erken dönemlerinde savaşla fethedilen yerlerden alınan maktû toprak vergisi.

Özellikle Bağdatlılar tarafından tısk şeklinde de söylenmektedir. Taskın (çoğulu tusûk) aslının Grekçe taksis kelimesi olduğu (muhtemelen Latince taxare [tahmin, tahrir, ölçüm, sayım yapmak] kökünden) ve Arâmîce (taskâ) üzerinden Arapça’ya geçtiği ileri sürülmektedir. Tarihî uygulamalara bakılırsa Farsça’da “ücret” anlamına gelen teşk veya tisk kelimesinin Arapçalaştırılmış şekli olduğuna dair görüş daha kuvvetli görünmektedir. Nitekim Sâsânîler devrinde sahiplenilen işlenmemiş topraklara ödenen vergiye bu ad verilmiştir. Şîa eserlerinde Hz. Ali’ye nisbetle aynı mânadaki kullanıma rastlanmaktadır (meselâ bk. Kerekî, s. 49). Kelime nadiren taks (çoğulu tukūs) şeklinde kaydedilmektedir. Task bazı hadislerde geçmekte (“Taskı kabullenen aşağılanmayı ve küçük görülmeyi kabullenmiştir”) ve Ebû Ubeyd tarafından “haraç” anlamına geldiği söylenmektedir (Kitâbü’l-Emvâl, s. 158; Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī, IX, 140). Erken dönem İslâmî literatürde, Hz. Ömer’in savaşla fethedilen Sevâd topraklarından aldığı birim başına yıllık maktû toprak vergisi (harâc-ı vazîfe) task adıyla anılmaktadır (Ebû Ubeyd Kāsım b. Sellâm, s. 86, 135, 146; İbn Ebû Şeybe, IV, 404; VI, 463). Bu yerel kullanım Sâsânî hükümdarlarından Kubâd (488-531) ve Enûşirvan’ın (531-579) reformlarına dayanmaktadır. Kaynaklarda gerek yalnız başına gerekse vergileri ifade eden terimlerle beraber geçen taskın (ed-darâib ve’t-tusûk: Kalkaşendî, XIII, 68; el-vadâi‘ ve’t-tusûk: Kudâme b. Ca‘fer, s. 221; Hilâl b. Muhassin es-Sâbî, s. 202; tukūs ve rüsûm:


Ebû Abdullah Bedreddin Muhammed b. Ali el-Ba‘lî, s. 395; el-mukāseme ve’t-tusûk: Kudâme b. Ca‘fer, s. 248) yerini zamanla haraç kelimesine bırakarak Sünnî İslâm dünyasında Osmanlı Devleti zamanında kullanımdan kalktığı anlaşılmaktadır. Sevâd ve Cündişâpûr gibi bazı bölgelerde cerîbin üçte birine denk hacim ölçüsü birimine ve muhtemelen bu ölçek hacmindeki tohumla ekilebilen alana da task adı verilmiştir. Taskın bu anlamının Farsça’daki “teşeh” (yağ ölçeği) kelimesine dayandığı ileri sürülmüştür.

BİBLİYOGRAFYA:

İbnü’l-Esîr, en-Nihâye, III, 124; Kāmus Tercümesi, III, 933; Ebû Ubeyd Kāsım b. Sellâm, Kitâbü’l-Emvâl (nşr. Muhammed İmâre), Kahire 1401/1981, s. 86, 135, 146, 158; İbn Ebû Şeybe, el-Muśannef (nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût), Beyrut 1409/1989, IV, 404; VI, 463; Kudâme b. Ca‘fer, el-Ħarâc (Zebîdî), s. 202-203, 221-223, 248, 366-368; Muhammed b. Ahmed el-Hârizmî, Mefâtîĥu’l-Ǿulûm, Beyrut 1411/1991, s. 72; Hilâl b. Muhassin es-Sâbî, el-Vüzerâǿ (nşr. Hasan ez-Zeyn), Beyrut 1990, s. 140, 202; Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī, es-Sünenü’l-kübrâ (nşr. M. Abdülkādir Atâ), Beyrut 1414/1994, IX, 140; Nâsır-ı Hüsrev, Sefer-nâme (trc. Yahyâ el-Haşşâb), Beyrut 1983, s. 44; Ebû Abdullah Bedreddin Muhammed b. Ali el-Ba‘lî, Muħtaśaru’l-Fetâva’l-Mıśriyye (nşr. M. Hâmid el-Fıkī), Demmâm 1406/1986, s. 395; Kalkaşendî, Śubĥu’l-aǾşâ (Şemseddin), X, 112, 271; XIII, 68-69; Ali b. Hüseyin el-Kerekî, ĶāŧıǾatü’l-lecâc fî taĥķīķi ĥilli’l-ħarâc (el-Ħarâciyyât içinde), Kum 1413, s. 49, 57; F. Løkkegaard, Islamic Taxation in the Classic Period, Lahore 1979, s. 58, 85, 88, 90, 125-126; P. Christensen, The Decline of Iranshahr, Copenhagen 1993, s. 38; Yaakov Elman, ““Up to the Ears” in Horses’ Necks (B.M. 108a): On Sasanian Agricultural Policy and Private “Eminent Domain””, Jewish Studies-an Internet Journal, sy. 3 (2004), s. 105.

Cengiz Kallek