SÂİD el-ENDELÜSÎ

(صاعد الأندلسي)

Ebü’l-Kāsım Sâid b. Ahmed b. Abdirrahmân el-Endelüsî el-Kurtubî et-Tuleytılî (ö. 462/1070)

Endülüslü kadı, tarihçi, matematikçi ve astronomi bilgini.

420’de (1029) Meriye (Almaria) şehrinde doğdu. Dedesi Abdurrahman b. Muhammed b. Sâid, Şüzûne (Sdone) kadısı idi. Meriye’de temel eğitimini aldıktan sonra Kurtuba’ya (Cordoba) giderek aklî ve naklî ilimlerde dönemin önde gelen âlimlerinden ders gördü; bu sırada İbn Hazm’ı tanıma imkânı buldu. Onunla ilişkisini kendisi Kurtuba’dan ayrıldıktan sonra mektuplaşmak suretiyle devam ettirdi (et-TaǾrîf bi-ŧabaķāti’l-ümem, s. 259). İbnü’l-Vakşî diye tanınan Ebü’l-Velîd Hişâm b. Ahmed el-Kinânî’den yararlanmak için 438’de (1046-47) Tuleytula’ya (Toledo) gitti; hocası vefat edinceye kadar yirmi iki yıl onun yanında kaldı. “İlim deryası, ahlâk ve fazilet timsali” diye söz ettiği hocasından matematik, astronomi ve mantık yanında fıkıh, hadis, kelâm, dil ve edebiyat dersleri aldığı anlaşılmaktadır (a.g.e., s. 254). Sâid’in bu şehirde tanıdığı, astronomi ve kozmografyaya dair kendisinden çok şey öğrendiğini söylediği diğer bir âlim de Ebû İshak b. İbrâhim b. Eyyûb b. İdrîs et-Tücîbî’dir. Endülüs’ün çeşitli bölgelerine yaptığı seyahatlerde görüşme imkânı bulduğu ilim adamları hakkında kültür tarihi açısından çok değerli bilgiler veren Sâid hayatının sonlarına doğru Tuleytula kadısı oldu. Bu sebeple kaynaklar ondan genellikle Kādî Sâid diye söz etmektedir. Tuleytula’da kurduğu rasathânede gözlem yaparken müslüman ve yahudi bilginlerin katkılarından da yararlanmıştır.

Eserleri. Kitâbü’t-TaǾrîf bi-ŧabaķāti’l-ümem. Kısaca Ŧabaķātü’l-ümem diye bilinen eseri müellif ölümünden iki yıl önce kaleme almıştır. Dört bab ve on fasıl halinde düzenlenen, insan topluluklarını ırk, dil, din, kültür ve bilimsel gelişmeye katkıları açısından sınıflandıran eser özellikle Endülüs’ün bilim ve düşünce tarihi için temel kaynaklardan biridir. İnsan topluluklarının millet haline gelmesinde en önemli unsurun dil birliği olduğuna dikkat çeken Kādî Sâid diğer unsurların bu temele dayandığını söyler. Ona göre İlkçağ’larda dünya üzerinde yedi millet yaşamaktaydı; bunlar Persler, Kaldeliler, Yunanlılar, Mısırlılar


(Kıptîler), Türkler, Hintliler ve Çinliler’dir. Bu milletlerin hepsi pagan olup bir kısmı putlara, bir kısmı yedi gezegenden birine tapmaktaydı (a.g.e., s. 341-344). Müellif, bunların yaşadığı ülkelerin sınırlarını belirttikten sonra belli başlı şehirlerinden, dilleri ve dinlerinden söz etmektedir. Kādî Sâid, yaptığı bir başka tasnifte milletleri bilime önem verip katkıda bulunanlar ve kayda değer herhangi bir katkısı olmayanlar şeklinde ele almaktadır. Bilime değer vermeyen milletlerin başında Çinliler ve Türkler gelmektedir. Her ne kadar Çinliler sanatta ve özellikle resim gibi görsel sanatlarda, Türkler ise savaşta, savaş araç gereçlerinin yapımında başarılı iseler de bilime katkılarından söz edilemez. Bilime önem veren milletler Hintliler, Persler, Kaldeliler, Yunanlılar, Romalılar, Mısırlılar, Araplar ve İsrâiloğulları’dır. Müellif, ırkları ve dilleri esas alarak yaptığı bu tasnifteki sekiz milletin dışında İslâm toplumunun ve bilhassa Endülüs’te yaşayan müslümanların bilime katkıları üzerinde de durur. Bu milletlerden çeşitli ilim dallarında yetişen bilgin ve filozofları tanıttığı için Ŧabaķātü’l-ümem’in bilim ve düşünce tarihinde özel bir yeri vardır.

Luvîs Şeyho 1911 yılında eseri el-Meşriķ dergisinin XIV. sayısında neşretmiş, ardından kitap halinde yayımlamıştır (Beyrut 1912). Bu baskı Kahire’de tarihsiz olarak, daha sonra Kahire baskısı esas alınarak Necef’te tekrarlanmıştır (1387). Hayyât el-Îd Bû Alvân, Luvîs Şeyho’nun görmediği dört nüshadan hareketle yeni bir metin elde etmiş ve Şeyho’nun neşrindeki yanlışları göstermeye çalışmıştır. Ardından Gulâm Rızâ eserin on sekiz nüshasını tanıtmış ve on nüshaya dayanarak daha sıhhatli bir metin hazırlayıp et-TaǾrîf bi-ŧabaķāti’l-ümem başlığıyla yayımlamıştır (Tahran 1374 hş.). Gulâm Rızâ, Kādî Sâid’in bu çalışmayı yaparken yirmi dört kaynaktan yararlandığını tesbit etmiştir. Régis Blachère, Şeyho neşrini esas alıp eseri Livre catégories des nations adıyla Fransızca’ya çevirmiş (Paris 1935), Seyyid Celâleddin et-Tahrânî, Luvîs Şeyho neşrinden Farsça’ya (Tahran 1310 hş.), I. Semaan ve Alok Kumar Sicience in The Medieval World adıyla İngilizce’ye (Austin 1991) tercüme etmiştir. E. L. Lavero Ruiz kitabı İspanyolca’ya çevirmiş ve A. Martinez Lorca’nın takdim yazısıyla neşretmiştir (Madrid 2000). Kādî Sâid’in Ŧabaķātü’l-ümem’de atıfta bulunduğu eserleri de şunlardır: Maķālâtü ehli’l-milel ve’n-niĥal, Iślâĥu ĥarekâti’n-nücûm ve ħaŧaǿi’r-râśıdîn, CevâmiǾu aħbâri’l-ümem mine’l-ǾArab ve’l-Ǿacem (müellife isnat edilen diğer eserler için bk. et-TaǾrîf bi-ŧabaķāti’l-ümem, s. 55-58).

BİBLİYOGRAFYA:

Sâid el-Endelüsî, et-TaǾrîf bi-ŧabaķāti’l-ümem (nşr. Gulâm Rızâ), Tahran 1374 hş., s. 55-58, 254, 259, 341-344; İbn Ebû Usaybia, ǾUyûnü’l-enbâǿ, s. 61, 70, 287, 416, 482, 483, 484; Keşfü’ž-žunûn, I, 42, 61; II, 1083, 1096; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 421; Sarton, Introduction, I, 776-777; Sezgin, GAS, III, 389; VI, 62, 308; M. Plessner, “Der Astronom und Itistoriker Ibn SāǾid al-Andalusī und seine Geschichte der Wissenschaften”, RSO, XXXI (1956), s. 235-257; M. S. Khan, “Proposal for a New Edition of Qādī SāǾid al-Andalusī: Tabaqāt al-Umam”, IQ, XII/3 (1968), s. 125-139; G. Martinez-Gros, “ŚāǾid al-Andalusī”, EI² (İng.), VIII, 867-868.

Mahmut Kaya