MÜSNEDÎ

(المسندي)

Ebû Ca‘fer Abdullāh b. Muhammed b. Abdillâh el-Müsnedî el-Cu‘fî (ö. 229/844)

Hadis hâfızı.

Doksan yaşlarında vefat ettiğine göre 139 (756) yılı civarında doğduğu söylenebilir. Hadis tahsili için Irak ve Hicaz’a seyahatlerde bulundu. Mürsel ve münkatı‘ rivayetlere önem vermeyip senedi kesintisiz olarak Hz. Peygamber’e ulaşan (müsned) rivayetlere değer verdiği için Müsnedî lakabı ile anıldı. Dedesi Yemân el-Cu‘fî’nin Buhara valisi olduğu yıllarda Buhârî’nin dedelerinden Berdizbeh, Mecûsîliği bırakıp İslâmiyet’i kabul ettiğinden Buhârî ile ailesinin diğer fertleri onun bu iyiliğine minnettarlıklarını belirtmek için Cu‘fî nisbesini aldılar. Müsnedî Mekke’de Süfyân b. Uyeyne, Kûfe’de Ebû Üsâme, Vekî‘ b. Cerrâh ve Abde b. Süleyman’dan; Basra’da Yahyâ b. Saîd el-Kattân ve Abdurrahman b. Mehdî gibi muhaddislerden, ayrıca Yahyâ b. Âdem, Amr b. Ebû Seleme, Ebû Âmir el-Akadî, Vehb b. Cerîr, Yûnus b. Muhammed el-Müeddib, Abdürrezzâk b. Hemmâm es-San‘ânî, Ebû Âsım en-Nebîl, Fudayl b. İyâz ve kendi talebesi Buhârî’den hadis rivayet etti. Başta Buhârî olmak üzere Zühlî, Tirmizî, Ebû Hâtim Muhammed b. İdrîs er-Râzî, Abbas ed-Dûrî, Muhammed b. İshak es-Sâgānî, Muhammed b. Nasr el-Mervezî gibi âlimler de onun talebesi oldu. Müsnedî’nin Bağdat’a giderek hadis rivayet ettiği ve Bağdatlı birçok muhaddisin ondan rivayette bulunduğu belirtilmektedir.

Bizzat Buhârî’nin naklettiğine göre hadis hâfızı ve münekkidi Hasan b. Şücâ‘ ona, “Sen Müsnedî gibi bir hazineyi ele geçirmişken bilmediğin bir hadis olabilir mi?” diyerek hadisteki yetişmişliği üzerinde Müsnedî’nin etkisine işaret etmiştir. Müsned olmayan rivayetlere önem vermemesiyle bu âlimin Buhârî’nin sahih hadisleri derlemeye karar vermesinde önemli tesiri olduğu anlaşılmaktadır. İbn Hacer el-Askalânî, Buhârî’nin el-CâmiǾu’ś-śaĥîĥ’ine


Müsnedî’nin kırk dört rivayetini aldığını söylemekte, Fuat Sezgin ise Buhârî’nin eserinde 197 adının yerde bu zatın geçtiğini kaydetmektedir (Buhârî’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar, s. 210). Hâkim en-Nîsâbûrî ve Zehebî, Buhara muhaddisi diye anılan Müsnedî’nin yaşadığı devirde Mâverâünnehir’in herkesçe kabul edilen hadis üstadı olduğunu belirtmektedir. İbn Hibbân ise onun sadûk ve mütkın olduğunu söylemektedir. Buhârî’nin hocalarından olan Ahmed b. Seyyâr el-Mervezî, Vâsıt’ta çok yaşlı iken gördüğü Müsnedî’nin hadis tahsil etmek için pek çok ilim merkezini dolaştığını, adâlet ve sıdkı yanında sünnete bağlılığı ile de tanındığını haber vermektedir. Rivayet ettiği hadisleri ihtiva eden bir müsnedi bulunduğu kaydedilen Müsnedî (Zehebî, XVIII, 202; Kettânî, s. 63) Buhârî’nin bildirdiğine göre 23 Zilkade 229’da (12 Ağustos 844) vefat etti.

BİBLİYOGRAFYA:

Buhârî, el-Edebü’l-müfred (nşr. M. Fuâd Abdülbâkī), Beyrut 1409/1989, I, 402; a.mlf., et-Târîħu’l-kebîr, I, 84, 148, 163; III, 175; V, 189, 222, 313; a.mlf., et-Târîħu’ś-śaġīr, I, 18, 20, 94, 172, 233; II, 358; Hatîb, Târîħu Baġdâd, X, 64-65; Yâkūt, MuǾcemü’l-büldân, I, 355; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, IX, 443, 473; X, 658-660; XIV, 37; XVIII, 202; İbn Hacer, Tehźîbü’t-Tehźîb, VI, 9-10; Kettânî, er-Risâletü’l-müsteŧrafe, s. 63; Fuat Sezgin, Buhârî’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar, İstanbul 1956, s. 62, 66, 210.

M. Yaşar Kandemir