KUTRUB

(قطرب)

Ebû Alî Kutrub Muhammed b. el-Müstenîr b. Ahmed (ö. 210/825 civarı)

Lugat, nahiv ve edebiyat âlimi.

Basra’da doğdu. Selm b. Ziyâd’ın âzatlısıdır. Hocası Sîbeveyhi’nin, her sabah seher vaktinde kapısını açınca karşısında kendisini görmesi üzerine, “Sen bir gece böceğisin” (Kutrubü leyl) demesi sebebiyle Kutrub lakabını almıştır. Başta Sîbeveyhi olmak üzere Îsâ b. Ömer es-Sekafî, Yûnus b. Habîb ve Ahfeş el-Evsat gibi âlimlerden lugat ve nahiv dersleri aldı. Kelâm öğrendiği hocası Nazzâm’ın tesiriyle Mu‘tezile mezhebine intisap edince sert tenkitlere mâruz kalan Kutrub, Mu‘tezilî görüşe göre telif ettiği tefsirini camide okutabilmek için zamanın devlet adamlarından yardım istemek zorunda kaldı. Halkın tepkisine rağmen Halife Me’mûn bu eserinden dolayı onu huzuruna kabul etti ve mükâfatlandırdı. Ancak Kutrub, Me’mûn’un yanında şaşırarak, “Halifenin vaadi armağanından daha büyüktür” deyince Me’mûn öfkelendi. Huzurda bulunan Sehl b. Hârûn, Kutrub’un sıkılganlığından dolayı düşündüğünü iyi ifade edemediğini söyleyerek halifeyi yatıştırmaya çalıştıysa da Me’mûn onu cahil ve ahmak olarak nitelemekten kendini alamadı.

Tahsilini tamamlayıp özellikle nâdir ve garîb kelimelerde ihtisas sahibi olduktan sonra Bağdat’a giderek telif ve tedrîsle meşgul olan Kutrub, oğlu Hasan, İbnü’s-Sikkît, Muhammed b. Habîb, Muhammed b. Cehm es-Sımmerî ve Ebü’l-Kāsım el-Bâhilî gibi birçok öğrenci yetiştirmiş, Halife Mehdî-Billâh ve Emîn ile Ebû Dülef el-İclî’nin çocuklarını da okutmuştur. Biyografik eserler Kutrub’un Bağdat’ta 206’da (821) vefat ettiğini kaydediyorsa da talebesi Muhammed b. Cehm’in, Kutrub’un Kitâbü’l-Ezmine adlı eserini kendilerine 210 (825) yılında yazdırdığını belirtmesi ve ölümünün Me’mûn’un hilâfeti zamanında (198-218/814-833) gerçekleşmesi onun 210 ile 218 yılları arasında vefat ettiğini gösterir.

Câhiz, Müberred, İbnü’n-Nedîm, Hatîb el-Bağdâdî, İbnü’l-Kıftî, İbn Hallikân, Fîrûzâbâdî ve Murtazâ ez-Zebidî gibi âlimler Kutrub’u özellikle lugat konusunda güvenilir bulurken başta öğrencisi İbnü’s-Sikkît olmak üzere Ebû Zeyd el-Ensârî, Zeccâc, Ezherî, Merzübânî ve Süyûtî bunun aksini iddia etmiş, ancak bu olumsuz değerlendirmede genellikle İbnü’s-Sikkît’in etkisi olduğu belirtilmiştir. İbnü’s-Sikkît’in Kûfe dil mektebine mensup bulunması, Kutrub’un Mu‘tezilîliği, halifelerin ve devlet ricâlinin çocuklarına hocalık yapması dolayısıyla kıskanılmış olması gibi sebepler yüzünden kendisine karşı böyle bir tavır içine girilmiştir. Kutrub’un ulemâ üslûbu üzere az fakat güzel şiirler nazmettiği de kaydedilir.

Kutrub’un cümle içindeki isimlerin sonuna konan harekeler konusunda garip bir görüşü vardır. Ona göre bu harekeler kelimelerin cümle içerisindeki konumunu yani fâil, mef‘ûl, mecrûr vb. olduklarını belirtmek (i‘râb) için değil sadece kelime-yi sükûndan kurtararak konuşmada akış ve kolaylık sağlamak içindir (Ebü’l-Kāsım ez-Zeccâcî, s. 70-71).

Eserleri. 1. Kitâbü’l-Ezmine (ve telbiyeti’l-câhiliyye fî tesmiyeti semâǿihâ ve şemsihâ ve ķamerihâ ve necmihâ ve leylihâ ve nehârihâ ve sâǾâtihâ). Alanında günümüze ulaşan en eski eser olup zamanla ilgili isimleri, sıfatları, şiirleri ve secili ifadeleri ihtiva etmektedir. Ayrıca Câhiliye telbiyelerine yer verilen kitap filolojik bir çalışma olmakla beraber aynı zamanda meteoroloji, astronomi ve astrolojiyle de ilgilidir. Eserin baş kısmı Şam’da bulunan bozuk bir nüshadan tahkiksiz olarak neşredilmiştir (Mecelletü’l-MecmaǾi’l-Ǿilmiyyi’l-ǾArabî, I/1 [Dımaşk 1340/1922], s. 33-46). Tam bir yazma nüshasına (British Museum, Or., nr. 536) dayanan ilmî neşrini ise Muharrem Çelebi (Kutrub, Hayatı, Eserleri ve Kitâbü’l-Ezmine, 1981, EAÜİF doçentlik tezi), Hâtim Sâlih ed-Dâmin (el-Mevrid, VIII [Bağdad 1984], s. 109-112; Beyrut 1405/1985) ve Hannâ Cemîl Haddâd (Zerkā 1405/1985) gerçekleştirmiştir. 2. Kitâbü’l-Eżdâd. Karşıt anlamlı kelimelere dair yazılmış ilk sözlüklerden olan eseri Hans Kofler (Islamica, V [1931], s. 1-32, 241-284, 385-461, 493-544), D. Kohen (Arabica, VIII [1961], s. 1-29) ve Hannâ Cemîl Haddâd (Riyad 1405/1984) yayımlamıştır. 3. Kitâbü’l-Farķ (el-Furûķ) beyne ħalķı’l-insân ve ħalķı’l-behâǿim (Kitâbü mâ ħâlefe fîhi’l-insân el-behîme min ferkihî ilâ ķademihî). İnsanın organlarıyla diğer canlıların benzer organları arasındaki isim farklılıklarına dair


muhtasar bir çalışmadır. Zengin şiir örnekleri içeren eser Rudolf Geyer (Asmaî’nin Kitâbü’l-Vuĥûş’u ile birlikte, Viyana 1888), Halîl İbrâhim el-Atıyye (Kahire 1987) ve Sabîh et-Temîmî - M. Ali er-Rudeynî (Beyrut 1987) tarafından neşredilmiştir. 4. el-Müŝelleŝ. Aynı harflerden oluşan, yalnız ilk harfinin harekesinin değişmesiyle üç farklı kelime teşkiline imkân veren kombinezonların sözlüğü olup bu alandaki ilk çalışmadır. Çok sayıda şerhi ve manzum hale getirilmiş şekli bulunan eserin Abdülvehhâb b. Hasan el-Behnesî tarafından nazma çekilmiş biçimini E. Vilmar Carmen de vocibus tergeminis Arabicis adıyla yayımlamış (Marburg 1857), daha sonra bu manzume Müŝelleŝü Ķuŧrub adıyla da basılmıştır (Kahire 1315). Üzerine çok sayıda şerh yazılan manzumeyi Muhammed b. Şeneb (Cezayir 1907) ve Rıza es-Süveysî de (Tunus 1978) neşretmiştir (eser üzerine yapılan diğer çalışmalar için bk. Sezgin, VIII, 61-66; Çelebi, s. 72-78). Kutrub’un lugavî yönü ağır basan bir tefsir mahiyetindeki MeǾâni’l-Ķurǿân’ının eşsiz bir eser olduğu ve Ferrâ’nın MeǾâni’l-Ķurǿân adlı eserini onun metodunu örnek alarak telif ettiği rivayet edilir.

Müelilfin kaynaklarda adı geçen diğer eserleri de şunlardır: el-İştiķāķ, el-Ķavâfî, el-Envâǿ, en-Nevâdir, el-Evsaŧ, eś-Śıfât, el-Ǿİlel fi’n-naĥv, Ħalķu’l-feres, Ħalķu’l-insân, el-Ġarîb fi’l-luġa, Ġarîbü’l-ĥadîŝ, er-Red Ǿale’l-mülĥidîn fî müteşâbihi’l-Ķurǿân, el-Hemz, FeǾale ve efǾale, Müşkilü’l-Ķurǿân, İǾrâbü’l-Ķurǿân, Müteşâbihü’l-Ķurǿân, Mecâzü’l-Ķurǿân, Kitâbü’l-Mecâz min kelâmi’l-ǾArab, el-Muśannefü’l-ġarîb fi’l-luġa, Ġarîbü’l-âŝâr, el-Uśûl.

BİBLİYOGRAFYA:

Câhiz, el-Beyân ve’t-tebyîn, Mısır 1395/1985, I, 248-250; Ebü’l-Kāsım ez-Zeccâcî, el-Îżâĥ fî Ǿileli’n-naĥv (nşr. Mâzin el-Mübârek), Beyrut 1406/1986, s. 70-71; Ebü’t-Tayyib el-Lugavî, Merâtibü’n-naĥviyyîn (nşr. M. Ebü’l-Fazl), Kahire 1375/1955, s. 67; Sîrâfî, Aħbârü’n-naĥviyyîn (nşr. Tâhâ Muhammed ez-Zeynî - M. Abdülmün‘im el-Hafâcî), Kahire 1374/1955, s. 38; Ebû Bekir ez-Zübeydî, Ŧabaķātü’n-naĥviyyîn ve’l-luġaviyyîn (nşr. M. Ebü’l-Fazl İbrâhim), Kahire 1392/1973, s. 99; İbnü’n-Nedîm, el-Fihrist, Beyrut, ts., s. 58; Hatîb, Târîħu Baġdâd, III, 298; Kemâleddin el-Enbârî, Nüzhetü’l-elibbâǿ (nşr. Muhammed Ebü’l-Fazl), Kahire 1386/1967, s. 91-92; Yâkūt, MuǾcemü’l-üdebâǿ, Beyrut 1922, XVI, 114-115; İbnü’l-Kıftî, İnbâhü’r-ruvât, III, 219-220; İbn Hallikân, Vefeyât, IV, 312-313; Süyûtî, Buġyetü’l-vuǾât, I, 242; Sezgin, GAS, VIII, 61-67; IX, 64-65; Muharrem Çelebi, Kutrub, Hayatı, Eserleri ve Kitâbü’l-Ezmine, Erzurum 1981, tür.yer.

Muharrem Çelebi