KEMÂLEDDÎN-i HÂRİZMÎ

(كمال الدين خوارزمى)

Kemâlüddîn Hüseyn b. Hasen-i Hârizmî-yi Kübrâvî-yi Zehebî (ö. 836/1433 veya 840/1436)

İranlı sûfî ve şair.

Aslen Mâverâünnehirli olup daha çok Hârizm’de oturduğu için Hârizmî nisbesiyle tanınmıştır. Bazı kaynaklarda Necmeddîn-i Kübrâ’nın soyundan geldiği, bu sebeple Kübrâvî nisbesini aldığı kaydedilmektedir (Ali Şîr Nevâî, s. 10). Küçük yaşta Mâverâünnehir’in ünlü şeyhlerinden Ebü’l-Vefâ-yi Hârizmî’ye intisap eden Kemâleddin ondan Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Meŝnevî’sini okudu. Bir şiirinden dolayı Hanefî fakihleri tarafından tekfir edilerek Şâhruh’a şikâyet edildi. Şâhruh’un fermanıyla Herat’a getirilen Kemâleddin, kendisini tekfir edenlerle yaptığı tartışmadaki savunması üzerine Hârizm’e dönmesine izin verildi. Özbekler’in 836 (1433) veya 840’ta (1436) Hârizm’deki ayaklanmaları sırasında öldürüldü ve şeyhi Ebü’l-Vefâ-yi Hârizmî’nin kabri yanına gömüldü.

Eserleri. 1. YenbûǾu’l-esrâr fî neśâyiĥi’l-ebrâr. Ahlâkî konuları içeren eserin mukaddimesinde müellif dönemin hükümdarından da faydalandığını kaydeder. Bu hükümdarın huzurunda ilmî tartışmaya giriştiği Şâhruh olması mümkündür. Eserin bir nüshası Tahran’da Meclis-i Şûrâ-yı Millî Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 591). 2. Cevâhirü’l-esrâr ve zevâhirü’l-envâr. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Meŝnevî’sinin ilk üç cildinin şerhi olup on bölümlük bir önsözle başlar. Birinci bölümde Hz. Ali ile Necmeddîn-i Kübrâ’ya kadar otuz bir sûfînin hal tercümesi ve Mevlânâ’nın tarikat şeceresi hakkında bilgi verilmiş, ikinci bölümde bazı tasavvuf terimleri açıklanmış, diğer bölümlerde tasavvufla ilgili konular üzerinde durulmuştur. Kemâleddin eseri şerhederken bazan secili ifadelere yer vermekle birlikte genellikle sade bir dil kullanmıştır. Eser taş basması olarak üç cilt halinde Leknev’de basılmış (1312/1894), ayrıca Cevâd Şerîat tarafından yayımlanmıştır (İsfahan 1361 hş.). 3. Keşfü’l-hüdâ. Bûsîrî’nin Kaśîdetü’l-bürde’sinin Hârizm Türkçesi ile yapılmış şerhi olup bilinen tek nüshası Berlin’deki Staatsbibliothek Preussischer Kulturbesitz’de (nr. 1688) bulunmaktadır (Götz, s. 531). Özbek Ebü’l-Hayr’a ithaf edilen eser üzerinde Devin A. Deweese neşir, tercüme ve tarihsel bir girişle Indiana Üniversitesi’nde tez çalışması yapmıştır. 4. Künûzü’l-ĥaķāǿiķ fî rumûzi’d-deķāyıķ. Kemâleddin’in müridlerinin isteği üzerine yazdığı tasavvufa dair bu manzum eser Keşfü’ž-žunûn’da (II, 1805-1806) mensur olarak gösterilmiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Ali Şîr Nevâî, Mecâlisü’n-nefâis (nşr. Tayyar Lavçi), Taşkend 1961, s. 9-10; Hândmîr, Ĥabîbü’s-siyer (nşr. M. Debîr-i Siyâkī), Tahran 1362 hş., IV, 9; Keşfü’ž-žunûn, II, 1805-1806; Browne, LHP, III, 444-445; Yûsuf İ‘tisâmî, Fihrist-i Kitâbħâne-i Meclis-i Şûrâ-yı Millî, Tahran 1311, II, 348; Safâ, Edebiyyât, IV, 491-493; a.mlf., Gencîne-i Süħan, Tahran 1362, V, 206-216; M. Götz, Türkische Handschriften, Wiesbaden 1979, s. 531; Âgā Büzürg-i Tahrânî, eź-ŹerîǾa ilâ teśânîfi’ş-ŞîǾa, Beyrut 1403/1983, V, 261; Abdülhüseyin Zerrînkûb, Dünbâle-i Cüstücû der Taśavvuf-i Îrân, Tahran 1369 hş., s. 187.

Rıza Kurtuluş