İBN SA‘DÂN, Hüseyin b. Ahmed

(ابن سعدان، الحسين بن أحمد)

Ebû Abdillâh el-Hüseyn b. Ahmed b. Sa‘dân (ö. 375/985)

Büveyhî veziri.

337’de (948-49) Şîraz’da doğdu. Büveyhî Emîri Adudüddevle zamanında (978-983) Dîvânü’l-ceyş’in iki “ârızu’l-ceyş”inden biriydi ve ordunun bir bölümünü teşkil eden Türk, Arap ve diğer gruplardan meydana gelmiş askerî birliklerden sorumlu bulunuyordu. Adudüddevle’nin ölümü üzerine yerine geçen oğlu Samsâmüddevle İbn Sa‘dân’ı vezirliğe tayin etti (373/983). İbn Sa‘dân, göreve başladıktan sonra Deylemli asker ve kumandanlarla devlet memurlarının maaşlarından onda bir oranında kesinti yaparak elde edilen meblağı atlı birliklerin maaşlarına ilâve etti. Bu yüzden Deylemli askerler isyan ederek İbn Sa‘dân’ın sarayını talan etmek istedilerse de Samsâmüddevle’nin müdahalesiyle mesele çözüldü. Ayrıca fiyatların yükselmesi sebebiyle halk İbn Sa‘dân’a karşı çıktı. Bu arada İbn Sa‘dân fakirlere hazineden yardımda bulundu.

İki yıl vezirlik yapmasının ardından düşmanları harekete geçen İbn Sa‘dân’ın Samsâmüddevle’nin annesi Seyyide’nin kâtipliğine babasını tayin ettirmek istemesi üzerine rakibi ve Adudüddevle döneminde Dîvân-ı İnşâ kâtibi olan Abdülazîz b. Yûsuf, Samsâmüddevle’ye İbn Sa‘dân’ın devlete ve hazineye hâkim olduğunu ve babasının tayininin yapılması durumunda herkesin onun emri altına gireceğini söyleyerek hükümdarı kışkırttı. Bunun üzerine İbn Sa‘dân ve adamları azledilip tutuklandı (374/984). Ardından vezirliğe getirilen Abdülazîz b. Yûsuf, İbn Sa‘dân’ın Samsâmüddevle’yi hal‘ederek kardeşi Şerefüddevle’yi tahta çıkarmak için Esfâr b. Kerdeveyh liderliğinde başlatılan isyan hareketiyle ilişkisi olduğu konusunda emîri ikna etti. Sonuçta İbn Sa‘dân ve iki arkadaşı idam edildi (Rebîülevvel 375/Ağustos 985).

İbn Sa‘dân filozof ve ilim adamlarını himaye etmesiyle tanınır. Adudüddevle’nin âlimlere bağladığı, ancak ölümüyle kesilen tahsisatın ödenmesi işini yeniden başlatmış ve sarayında devrin önde gelen âlimlerinin katıldığı ilim meclisleri düzenlemiştir. Bu âlimler arasında Ebû Süleyman es-Sicistânî, matematikçi Ebü’l-Vefâ el-Bûzcânî, hıristiyan felsefeci İbn Zür‘a, yahudi filozof Vehb b. Yaîş,


İbn Miskeveyh, İbn Sîbeveyh, şair İbnü’l-Haccâc ve Ebû Hayyân et-Tevhîdî ile Kâtib İbn Cebele sayılabilir. İbn Sa‘dân’ın en yakın nedimi Ebû Hayyân et-Tevhîdî’dir. İbn Sa‘dân yapılan ilmî toplantılarda dil, edebiyat, felsefe, kelâm ve ahlâka dair sorular soruyor, Ebû Hayyân da bunları cevaplandırıyordu. Ebü’l-Vefâ el-Bûzcânî’nin isteği üzerine Ebû Hayyân et-Tevhîdî, kırk gece devam eden tartışma meclisindeki konuşmaları el-İmtâǾ ve’l-muǿânese adlı eserinde toplamıştır. Bu eser, İbn Sa‘dân’ın ilmî tecessüse ve geniş bir kültüre sahip olduğunu açıkça göstermektedir. Ebû Hayyân, Câhiz’in Kitâbü’l-Ĥayevân’ını da İbn Sa‘dân için istinsah etmiştir. Ebû Hayyân’ın çalışmalarını yakından takip eden İbn Sa‘dân, daha vezir olmadan önce onun 371 (981) yılından beri üzerinde çalıştığı eś-Śadâķatü ve’ś-śadîķ adlı eserini bir an önce tamamlamasını istemişti. Ancak bu eser vezirin ölümünden sonra 400 (1009-1010) yılında tamamlanabilmiştir. Dil âlimi ve edebiyat tenkitçisi Hâtimî de İbn Sa‘dân için kötü sözler söyleyen bir kişiden kinaye olarak el-Hilbâce (fî śıfati’ş-şiǾr) adını verdiği eserini onun adına kaleme almıştır. Rûzrâverî İbn Sa‘dân’ı âlicenap, cömert fakat yanına varılamaz bir şahıs olarak tanıtırken (Źeylü Kitâbi Tecâribi’l-ümem, III, 85) Ebû Hayyân et-Tevhîdî onu çok dindar bir kişi olarak tavsif eder (el-İmtâǾ ve’l-muǿânese, II, 79-80).

BİBLİYOGRAFYA:

Ebû Hayyân et-Tevhîdî, el-İmtâǾ ve’l-muǿânese (nşr. Ahmed Emîn - Ahmed ez-Zeyn), Beyrut 1373/1953, I, 19, 29, 30-31, 32, 37; II, 2, 5, 26, 32, 70, 79-80, 92, 130; III, 85, 105, 159, 185; a.mlf., el-Muķābesât (nşr. M. Tevfîk Hüseyin), Tahran 1366/1987, s. 85; Rûzrâverî, Źeylü Kitâbi Tecâribi’l-ümem (nşr. H. F. Amedroz), London 1921, III, 40, 45, 85, 102-104, 106-107; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, IX, 37, 42; Hindûşah es-Sâhibî, Tecâribü’s-selef der Târîħ-i Ħulefâ ve Vüzerâ-yı Îşân (nşr. Abbas İkbâl), Tahran 1357 hş., s. 246-247; Mafizullah Kabir, The Buwayhid Dynasty of Baghdad, Calcutta 1964, s. 156, 179; H. Busse, Chalif und Grosskönig: Die Buyiden im Iraq (945-1055), Beirut 1969, s. 65, 239, 509-510; J. L. Kraemer, Humanism in the Renaissance of Islam, Leiden 1986, s. 191-206; Muhammed Müsfir ez-Zehrânî, Nižâmü’l-vizâre fi’d-devleti’l-ǾAbbâsiyye, Beyrut 1406/1986, s. 171, 187; D. S. Margoliouth, “Some Extracts from the Kitāb al-ImtāǾ wal-Muǿānasah of Abū Ĥayyān Tauĥīdī”, Islamica, II, Leipzig 1926, s. 381-390; Abbas Hamdani, “Abū Ĥayyān al-Tawĥīdī and the Brethren of Purity”, IJMES, IX/3 (1978), s. 345, 346, 347, 349, 351; C. E. Bosworth, “Śamśām al-Dawla”, EI² (İng.), VIII, 1050; a.mlf., “Ibn SaǾdān”, EI² Suppl. (İng.), s. 398; Sâdık Seccâdî, “İbn SaǾdân”, DMBİ, III, 684-685.

Ahmet Güner