FEVÂİD KAYDI

Yazma eserlerin başında ve sonunda bulunan boş yapraklara okuyucular tarafından düşülen bazı notlar.

Eskiden yazma eserlerin ciltlenmesi sırasında baş ve son taraflarına, metnin dış tesirlerden zarar görmemesi ve gerektiğinde bazı notların kaydedilebilmesi için “vikāye (koruma) varakları” denilen birkaç ilâve yaprak konulurdu; bazan da esas metnin yazıldığı kâğıtların son formasında metin bittikten sonra birkaç sayfa boş kalırdı. Bu boş yapraklara, esere zaman içinde sahip olanlar tarafından temellük ve tesâhüb kaydı, mütalaa kaydı, vakıf kaydı gibi notlar düşülür, çok defa bunların dışında beyitler, başka eserlerden çıkarılmış faydalı bilgiler, bazı önemli kişilerin veya kendi aile fertlerinin doğum ve ölüm tarihleri, ilâç reçeteleri, zelzele, salgın hastalık, yangın vb. toplum hayatında iz bırakmış felâketler yahut zafer ve fetih günleri de kaydedilirdi. Genellikle birkaç satır veya biraz daha fazla olan bu notları konu ve mahiyetleri açısından sınırlandırmak mümkün değildir.

Yazma eserleri tavsif ederken fevâid kayıtlarının da dikkatle incelenmesi ve önemli görülenlerin belirtilmesi gerekir. Nitekim eski müellifler rivayet, kıraat ve semâ kayıtlarını nasıl önemli kabul etmişlerse bu kayıtlanrı da aynı derecede önemli sayıp dikkatle incelemiş ve değerlendirmişlerdir. Mu Ǿcemü’1-üdebâǿ müellifi Yâkūt el-Hamevî ile Vefeyâtü’l- aǾyân müellifi İbnü’l-Hallikân bunların en önde gelenleridir. Fevâid kayıtları araştırmacılara yazma eserin geçmişinin hangi tarihlere kadar uzandığını belirleme hususunda yardım etmekte, ayrıca zaman zaman günümüze kadar gelmeyen eski kitaplardan aktarılmış notlar olmaları, bazan kaybolmuş bir eserin bir parçasını teşkil etmeleri, bazan da önemli şahsiyetlerin doğum-ölüm tarihlerini, çocuklarının isimlerini vermeleri açısından değer taşımaktadırlar. Meselâ Yûnus Emre’nin biyografik eserlerde yer almayan ölüm tarihi Adnan Erzi tarafından bir yazma eserin fevâid kayıtlarından tesbit edilmiştir. Aynı şekilde İbn Kuteybe’nin de hayatının önemli bir devresi, Edebü’l-kâtib adlı eserinin yazma nüshalarından birine bir öğrencisinin düşmüş olduğu fevâid kaydıyla aydınlatılmış, özellikle hayatının son günlerini nasıl geçirdiği bu notlardan öğrenilmiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Nihat Mazlum Çetin, “Yazma Eserlerin Tanınması”, İlim ve Sanat, sy. 30, İstanbul 1991, s. 64 (bu madde esas itibariyle Nihad M. Çetin’in, İÜ. Edebiyat Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı’nda “İlmî Araştırmalarda Temel Bilgiler ve Usûl” adı altında verdiği derslerde tutulan notlara dayanmaktadır).

Orhan Bilgin