FAZL b. ABBAS b. ABDÜLMUTTALİB
فضل بن عباس بن عبد المطلب
Ebû Abdillâh (Ebû Muhammed) Fazl b. Abbâs b. Abdilmuttalib el-Hâşimî el-Kureşî (ö. 13/634 [?])
Hz. Peygamber’in amcasının oğlu, sahâbî.
Babası Hz. Abbas, annesi Resûl-i Ekrem’in hanımı Meymûne’nin kız kardeşi Lübâbe bint Hâris’tir. Fazl Hz. Peygamber’le birlikte Mekke’nin fethinde ve Huneyn Gazvesi’nde bulundu. Huneyn günü ordu bozguna uğradığı zaman Resûl-i Ekrem’in etrafından ayrılmayıp onu koruyanlardan biridir. Vedâ haccında Müzdelife’den Mina’ya kadar Resûlullah’ın devesinin terkisinde gittiği için kendisine “Ridfü Resûlillâh” denildi ve o günden sonra bu lakapla tanındı. O sıralarda bekâr ve yakışıklı bir delikanlı olan Fazl’ın gözü Vedâ haccına katılanlar arasındaki bir kıza takıldı. Hz. Peygamber birkaç defa eliyle onun yüzünü başka tarafa çevirerek, “Yeğenim, bu öyle bir gündür ki bu günde gözüne, kulağına ve diline hâkim olanın günahlarını Allah bağışlar” dedi. Fazl, babasının tavsiyesi üzerine Resûl-i Ekrem’den zekât memurluğu istedi. Zekâtın malın kiri olduğunu, bu sebeple zekât memurluğunu Muhammed ailesine uygun görmediğini söyleyen Resûlullah onu Mahmiye b. Cez’in
kızı Safiyye ile evlendirdi ve kızın mehrini de kendisi verdi. Fazl’ın bu evlilikten yalnız Ümmü Külsûm adında bir kızı oldu. Ümmü Külsûm önce Hz. Hasan’la evlenmiş, daha sonra ondan ayrılarak Ebû Mûsâ el-Eş‘arî ile nikâhlanmıştır. Son hastalığında Hz. Ali ile birlikte koluna girerek Resûl-i Ekrem’i mescide çıkaran Fazl’ın vefatı sırasında onun yanında bulunduğu ve cenazesi yıkanırken suyunu döktüğü bilinmektedir.
Hz. Peygamber’in vefatından sonra İslâm ordusuyla birlikte Suriye seferine katılan Fazl’ın daha sonraki hayatı hakkında fazla bilgi bulunmamakta, bu sebeple kaynaklar onun nerede ve ne zaman öldüğü hususunda çelişkili bilgiler vermektedir. Bazı kaynaklar Fazl’ın Filistin’de Ecnâdeyn Savaşı’na katıldığını, Hz. Ömer’in halifeliği döneminde 18’de (639) Amvâs veba salgınında Ürdün civarında öldüğünü ve Filistin’de Remle şehrindeki eski bir kabristana gömüldüğünü ileri sürmekte, bazıları da 13 (634) yılında Hâlid b. Velîd kumandasında cereyan eden Mercisuffer Savaşı’nda şehid edildiğini söylemektedir. Buhârî ve İbn Hacer’e göre ise Yermük (veya Yemâme) Savaşı’nda şehid olmuştur. İbn Hibbân onun bu sırada yirmi iki yaşında olduğunu kaydetmektedir.
Fazl b. Abbas Hz. Peygamber’den yirmi dört hadis rivayet etmiş, kendisinden de kardeşleri Abdullah ile Kusem, kardeşinin oğlu Abbas b. Ubeydullah, Ebû Hüreyre ve başkaları rivayette bulunmuşlardır. Genç yaşta vefat etmesi sebebiyle Abdullah b. Abbas ile Ebû Hüreyre dışındakilerin rivayetlerinin mürsel* olduğu da söylenmektedir. Rivayetleri Kütüb-i Sitte’de ve diğer meşhur hadis mecmualarında yer almıştır.
BİBLİYOGRAFYA:
Müsned, I, 210-214; Müslim, “Zekât”, 167; İbn Sa‘d, et-Tabakât, IV, 54-55; VII, 399; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, VII, 114; a.mlf., et-Târîhu’s-sagır, I, 36; İbn Ebû Hatim, el-Cerh ve’t-taǾdîl, VII, 63; Taberî, Târih (Ebü’l-Fazl), III, 74, 189, 190, 212-213; İbn Hibbân, es-Sikât, III, 329-330; Kelâbâzî, Ricâlü Sahîhi’l-Buhârî (nşr. Abdullah el-Leysî), Beyrut 1407/1987, II, 605; İbn Mencûye, Ricâlü Sahîhi Müslim, II, 131; İbn Abdülber, el-İstîǾâb, III, 208-210; İbn Hazm, Cemhere, s. 18; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-gabe, IV, 366; Mizzî, Tuhfetü’l-eşrâf, Beyrut 1403, VIII, 264-271; Zehebî, Târîhu’l-İslâm: ǾAhdü’l-hulefâǿi’r-râşidîn, s. 101, 182; İbn Hacer, el-İsâbe, III, 208-209; a.mlf., Tehzîbü’t-Tehzîb, VIII, 280; Mustafa Murâd ed-Debbâğ, Bilâdünâ Filistîn, Amman 1384-96/1965-76, IV/2, s. 454-456; Ziriklî, el-AǾlâm (Fethullah), V, 149.
Selman Başaran