el-İMÂME ve’s-SİYÂSE

(الإمامة والسياسة)

İlk devir halifeler tarihi.

Müellifi kesin olarak tesbit edilememekle beraber genellikle İbn Kuteybe’ye (ö. 276/889) nisbet edilen eserde, Hz. Peygamber’den sonraki halife seçimlerine ve bu seçimler sırasında çıkan ihtilâflara, Sakīfetü Benî Sâide’deki gelişmelerden başlayarak Hz. Osman’ın şehid edilmesiyle sonuçlanan fitne olaylarına, Cemel Vak‘ası ve Sıffîn Savaşı’na, Hz. Ali’nin Hâricîler’le mücadelesine ve Hulefâ-yi Râşidîn dönemine genişçe yer verilmiştir. Ayrıca Hz. Hasan ile Muâviye arasındaki münasebetler, Emevî iktidarının kuruluşu, Muâviye’nin oğlu Yezîd’i veliaht tayin etmesiyle ilgili faaliyetler, ileri gelen bazı şahsiyetlerin bu husustaki görüşleri, Medine halkının Yezîd’e biat etmemesi, Harre Vak‘ası, Abdullah b. Zübeyr’in Emevîler’le mücadelesi, Kâbe’nin yakılması ve Haccâc’ın faaliyetleri, Mûsâ b. Nusayr’ın İfrîkıye ve Endülüs’ün fethiyle görevlendirilmesi, bu bölgelerin fethi, Emevî halifeleri dönemindeki isyanlar, Abbâsî ihtilâli, ilk Abbâsî halifesi Ebü’l-Abbas es-Seffâh’tan başlayarak Ebû Ca‘fer el-Mansûr, Mehdî, Hârûnürreşîd ile oğlu Me’mûn dönemi olayları da kitapta yer almaktadır. Diğer kaynaklardaki rivayetlerden farklı ve geniş bilgiler ihtiva eden eserde her halifenin iktidara geliş süreci, varsa bu konu etrafındaki siyasî ve askerî mücadeleler anlatılmış, olaylar tahlil edilmiş, bazı sahâbîler eleştirilmiştir. Emevîler lehine ifadelerin yer aldığı kitapta yanlışlıklar ve uydurma rivayetler de bulunmaktadır. İlk Abbâsî halifesi Ebü’l-Abbas es-Seffâh’ın, Seffâh ve Ebü’l-Abbas şeklinde iki ayrı şahıs gibi anlatılması dikkati çeken en önemli yanlışlardan biridir.

Ebû Bekir İbnü’l-Arabî, el-İmâme ve’s-siyâse’nin İbn Kuteybe’ye nisbetini şüphe ile karşılamış ve eseri şiddetle tenkit etmiştir (el-ǾAvâśım, s. 248). Muhibbüddin el-Hatîb de eserin İbn Kuteybe’ye ait olmadığını belirtmiştir (a.g.e., neşredenin dipnotu, s. 248). Aralarında Pascual de Gayangos, Reinhart Dozy, Michael Jan de Goeje ve Brockelmann’ın bulunduğu şarkiyatçılarla birçok tarihçi, İbn Kuteybe’nin hal tercümesini yazanlardan hiçbirinin onun bu isimde bir kitabından bahsetmediğine, eserin üslûbunun diğer eserlerine benzemediğine, öteki kitaplarında kendi görüşlerini yazarken söze “kāle Ebû Muhammed” diye başladığı halde bu eserde “kāle Abdullah” ifadesinin kullanıldığına, diğer eserlerinde zaman zaman kendi kitaplarına gönderme yaparak bunların adını zikretmesine karşılık el-İmâme’de hiçbir kitabının adının geçmediğine, öbür eserlerinde İfrîkıye, Mağrib ve Endülüs tarihine yer vermediği halde bu kitapta konusuyla ilgisi olmamasına rağmen bu bölgelerin fetihlerine yer verilmiş olmasına, muahhar bir müellif olan İbnü’ş-Şebbât (ö. 681/1282) dışında hiçbir yazarın eserden iktibasta bulunmamasına, el-İmâme’de Abbâsî halifelerinin tenkit edilmesine karşılık İbn Kuteybe’nin diğer eserlerinde onlara karşı böyle bir tavra rastlanmadığına vb. gerekçelere dayanarak eserin İbn Kuteybe’ye ait olmadığını ileri sürmüşlerdir.

Kuzey Afrika ve Endülüs’ün fethine kırk sayfalık bir yer ayrılmış olmasından hareketle kitabın İbn Kuteybe’nin çağdaşı Endülüslü veya Mısırlı bir müellife ait olabileceği de söylenmiştir. Endülüs tarihine dair eser yazan İbnü’l-Kūtıyye’nin adı da bunlar arasında zikredilmektedir (EI2 [İng.], III, 845). Cebrâil Cebbûr gibi el-İmâme’yi İbn Hazm’a nisbet edenler yanında İbn Kuteybe’ye ait olduğunda ısrar edenler de vardır. Bunlara göre Ebû Bekir İbnü’l-Arabî, İbn Kuteybe’yi eleştirmekle kitabın ona aidiyetini kabul etmiş, ancak kitabın tamamının ona ait olup olmadığı hususunda şüpheye düşmüştür. Bundan dolayı eserdeki yanlışlıkların, konu ve maksadını aşan kısmın müellif tarafından değil başkaları tarafından ilâve edilmiş olabileceği ihtimali üzerinde durulmaktadır (Demir, XXXI/1 [1995], s. 40).

el-İmâme ve’s-siyâse Muhammed Mahmûd er-Râfiî (Kahire 1322, 1327, 1333, 1377/1957), Tâhâ Muhammed Zeynî (I-II, Kahire 1387/1967), Abbas el-Halebî (Kahire 1969) ve Ali Şîrî (I-II, Beyrut 1990) tarafından İbn Kuteybe’nin eseri olarak neşredilmiştir. Saîd Sâlih Halîl, eseri tahkik ederek III. (IX.) yüzyıl müelliflerinden birine ait olduğu kaydıyla


yayımlamıştır (el-MaǾhedü’l-almânî li’d-dirâsâti’ş-şarķıyye, Beyrut 1982). el-İmâme, Pascual de Gayangos tarafından The History of the Muhammadan Dynasties in Spain adıyla kısmen İngilizce’ye tercüme edilmiştir (I, zeyil E, II, zeyil A, London 1840-1843).

BİBLİYOGRAFYA:

el-İmâme ve’s-siyâse, I-II; a.mlf., el-MaǾârif (nşr. Servet Ukkâşe), Kahire 1379/1960, neşredenin girişi, s. 56; a.mlf., ǾUyûnu’l-aħbâr, Kahire 1964, Ahmed Zekî el-Adevî’nin girişi, s. 40-41; Ebû Bekir İbnü’l-Arabî, el-ǾAvâśım (nşr. Muhibbüddin el-Hatîb), Kahire 1399, s. 248; G. Lecomte, Ibn Qutayba, Damas 1965, s. 175-176; a.mlf., “Ibn Ķutayba”, EI² (İng.), III, 845, 847; M. J. de Goéje, “Kitāb al-Imāma wa’s-siyāsa”, RSO, I/1-4 (1907-1908), s. 415-421; Cebrâil Cebbûr, “Kitabü’l-İmâme ve’s-siyâse el-mensûb li’bn Ķuteybemen hüve müǿellifüh?”, el-Ebĥâŝ, XIII/3, Beyrut 1960, s. 383-395; a.mlf., “Kitâbü’l-İmâme ve’s-siyâse el-mensûb li’bn Ķuteybemen hüve müǿellifüh?: Red Ǿalâ naķd”, a.e., XIV/3 (1961), s. 326-341; Muhammed Yûsuf Necm, “Kitâbü’l-İmâme ve’s-siyâse el-mensûb li’bn Ķuteybemen hüve müǿellifüh?”, a.e., XIV/1 (1961), s. 122-132; Fahri Demir, “el-İmame ve’s-siyase Adlı Eser Üzerine”, Diyanet İlmî Dergi, XXXI/1, Ankara 1995, s. 31-44; C. Brockelmann, “İbn Kuteybe”, İA, V/2, s. 763.

Avni İlhan