DELLÂLÜLKÜTÜB

(دلّال الكتب)

Ebü’l-Meâlî Sa‘d b. Alî b. el-Kāsım Dellâlü’l-kütüb el-Hazîrî (ö. 568/1172)

Verrâk ve şair.

Bağdat’ın kuzeyinde bulunan Düceyl bölgesindeki Hazîre köyünde doğdu. Aslen Medineli olduğu tahmin edilmektedir. Ensârî ve Hazrecî nisbelerini bu sebeple almış olmalıdır. Devrinin tanınmış edebiyatçılarından Ebû Mansûr İbnü’l-Cevâlîkī, Ebü’s-Saâdât İbnü’ş-Şecerî ve Ebû Muhammed İbnü’l-Haşşâb’dan faydalandı. Hanefî fakihlerden fıkıh tahsil etti. Bağdat’ta kitap istinsah edip satarak geçimini temin ettiği için verrâk* ve “dellâlü’l-kütüb” lakaplarıyla tanındı. Bazı dinî görüşleri sebebiyle suçlanıp devlet adamlarına şikâyet edildiğini öğrenince hayatının tehlikede olduğunu anladı ve bir süre Bağdat’tan uzaklaşarak Suriye’de dolaştı. Kendisiyle uğraşanların öldüğünü haber alınca tekrar Bağdat’a döndü ve 568 yılı Safer ayında (Ekim 1172) burada vefat etti.

Dellâlülkütüb çeşitli ilimlere vâkıf bir edip, akıcı bir üslûpla yazdığı kısa lirik şiirleri bulunan bir şairdir. Şiirlerinin konusu kadın, aşk ve mizahtır. Nazımda olduğu kadar nesirde de büyük bir sanatkâr olduğu bilinmektedir.

Eserleri. Başlıca eserleri şunlardır: 1. Zînetü’d-dehr ve Ǿusratü ehli’l-Ǿasr. Ebû Mansûr es-Seâlibî’nin Yetîmetü’d-dehr adlı eserinin bir devamı olarak Bâharzî tarafından yazılan Dümyetü’l-kasr’ın zeylidir. Eserde çağdaşlarından ve daha önce yaşamış şairlerden bir kısmını ele almakta ve şiirlerinden örnekler vermektedir. Eser günümüze kadar gelmemiştir. 2. Lümehu’l-mülah. Bir kaside antolojisi olan eser alfabetik olup 549 (1154) yılında kaleme alınmıştır. Köprülü (nr. 1364), Süleymaniye (Ayasofya, nr. 4246) ve Topkapı Sarayı Müzesi (III. Ahmed, nr. 2344) kütüphanelerinde yazmaları bulunmaktadır. 3. el-İǾcâz fi’l-ehâcî ve’l-elgāz. Emîr Mücâhidüddin Kaymaz’a ithaf edilen eser 1000 kadar bilmeceyi (lugaz) ihtiva etmektedir.


Eserin bir nüshası İǾcâzü’l-münâcî (muhâcî) fi’l-elgāz ve’l-ehâcî adıyla Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde kayıtlıdır (III. Ahmed, nr. 2419).

Dellâlülkütüb’ün bunlardan başka bir de divanının bulunduğu kaydedilmektedir.

BİBLİYOGRAFYA:

İbnü’l-Cevzî, el-Muntazam, X, 241-242; Yâkūt, MuǾcemü’l-üdebâǿ, XI, 194-197; İbn Hallikân, Vefeyâtü’l-aǾyân, Kahire 1948, II, 109-110; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XX, 580-581; Safedî, el-Vâfî, XV, 169-176; İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, VI, 68-69; Abdülkādir el-Bağdâdî, Hizânetü’l-edeb, III, 118; Keşfü’z-zunûn, I, 121, 788; II, 972, 1080, 1103, 1560, 1817, 2049; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 384; Brockelmann, GAL, I, 248; Suppl., I, 238; Ömer Ferrûh, Târîhu’l-edeb, III, 344-345; C. Zeydan, Âdâb (Dayf), III, 23-24.

Necati Kara