DEBBÂĞ, Abdurrahman b. Muhammed

(عبد الرحمن بن محمّد الدبّاغ)

Ebû Zeyd Abdurrahmân b. Muhammed b. Alî el-Ensârî (ö. 699/1300)

Muhaddis, fakih ve tarihçi.

8 Zilhicce 605’te (13 Haziran 1209) Kayrevan’da doğdu. Ensardan Üseyd b. Hudayr’ın soyundandır. Bu sebeple Üseydî lakabıyla da anılır. Büyük dedesi, devrin sultanı tarafından kendisine verilmek istenen kadılık görevini kabul etmemek için derici (debbâğ) olmadığı halde bir derici dükkânına girerek orada çalışıyor görünmesi ve sultanın habercisine, “Bu işle uğraşan birinin kadılık yapmaya lâyık olamayacağını sultana söyle” demesi sebebiyle bu lakabı almış, torunu Abdurrahman da aynı lakapla tanınmıştır. Bazı kaynaklarda ondan İbnü’d-Debbâğ diye de söz edilmektedir.

Debbâğ babasından başka Kadî Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Muhammed el-Berkı, Kadî Abdülcelîl el-Ezdî, İbn Şükr diye tanınan Ebû Amr Osman b. Süfyân, Muhammed b. İbrâhim el-Hanefî gibi âlimlerden ders aldı. Hocalarının sayısı sekseni aşmakta olup bunların adlarını Bernâmec’inde zikretmiştir. Hadis, fıkıh ve tarihle devamlı meşgul olan, naklî ve aklî ilimleri bilen bir kimseydi. Kuzey Afrikalı seyyah Abderî, Debbâğ’ı 688 (1289) yılında Kayrevan’da ziyaret etmiş, onun yaşının ilerlemiş olmasına rağmen dinç ve hâfızasının kuvvetli olduğunu görmüş, ilme ve ilim erbabına önem verdiğini,


etrafı ile çok iyi geçindiğini, cömert, mütevazi ve güvenilir bir âlim olduğunu zikretmiştir. Debbâğ 15 Rebîülâhir 699 (9 Ocak 1300) tarihinde Kayrevan’da vefat etti.

Eserleri. 1. Meâlimü’l-îmân fî marifeti ehli’l-Kayrevân. Kaynaklarda farklı isimlerle geçmektedir. Müellifin talebesi Muhammed b. Câbir el-Vâdîâşî bu eserden Menâhicü ehli’d-dîn ve tarâiku eimmeti’l-müttakın fî zikri men kâne bil-Kayrevân mine’s-sahâbe ve’t-tâbiîn ve meşâhîru ulemâi’r-râsihîn ve efâdılü’l-evliyâ ve’s-sâlihîn, Abderî ise Rihle’sinde Meâlimü’lîmân ve ravzâtü’r-rıdvân fî menâkıbi’l-meşhûrîn min sulehâi’l-Kayrevân adıyla söz etmektedir. Debbâğ bu kitabında İslâm fetihleriyle Kayrevan’ın kuruluş tarihinden bahsetmekte, burada yetişen veya burayı ziyaret eden fakih, muhaddis, lugat âlimi, şair, doktor, mutasavvıf ve diğer seçkin kişilerin biyografileriyle birlikte şehir hakkında daha başka değerli bilgiler vermektedir. Eser, Atîk b. Halef et-Tücîbî’nin (ö. 422/1031) Tabakat’ının bir ihtisarı olup Ebü’l-Arab et-Temîmî’nin (ö. 333/945) Tabakatü ulemâi İfrîkıyye’si ile Ebû Bekir el-Mâlikî’nin (ö. 356/967) Riyâzü’n-nüfûs fî tabakati fukahâi medîneti Kayrevân’ından yer yer nakillerle genişletilmiştir. Kitapta, çoğunu aklın kabul etmeyeceği garip evliya menkıbelerine de geniş yer verilmiştir. Meâlimü’l-îmân ilk defa Tunus’ta İbn Nâcî et-Tenûhî’nin (ö. 839/1435) Ziyâdât alâ Meâlimi’lîmân adlı eseriyle birlikte dört cilt halinde basılmıştır (1320). Son ciltte İbn Nâcî müellifin ölümünden sonraki dönemlere ait bazı kişilerin biyografilerine yer vermiştir. Eser ikinci defa, I. cildi İbrâhim Şebbûh (Kahire 1968), II. cildi Muhammed Ahmedî Ebü’n-Nûr ve Muhammed Mâdûr (Kahire 1972), III. ve IV. ciltleri Muhammed Mâdûr (Tunus 1978) tarafından yayımlanmıştır. 2. Meşâriku envâri’l-kulûb ve mefâtîhu esrâri’l-guyûb (Beyrut 1959). Debbâğ’ın İslâm tasavvufunda ilâhî aşka dair yazdığı bu eser, onu neşreden H. Ritter tarafından Eflâtun felsefesinin etkisinde kalan sûfîlerin aşk konusundaki sözlerini toplayan güzel bir risâle olarak değerlendirilmiştir. 3. Kerâmâtü Ebî Yûsuf ed-Dehmânî. Yazma nüshalarından birisi Cezayir’dedir (el-Mektebetü’l-vataniyye, nr. 1718). On üç varaklık bir diğer nüshası da Tunus’ta (el-Mektebetü’l-vataniyye) bulunmaktadır (bk. Mahfûz, II, 290).

Debbâğ’ın kaynaklarda zikredilen fakat günümüze kadar ulaşmayan diğer eserleri de şunlardır: el-ErbaǾûne hadîs et-tüsâiyye (senedinde dokuzar râvi bulunan bir kırk hadis derlemesidir); Sirâcü’l-müttakın el-müntehab min kelâmi seyyidi’l-mürselîn (Kudâî’nin Şihâbü’l-ahbâr’ı gibi metinleri kısa hadisleri bir araya getirdiği söylenmektedir); Bernâmec (şeyhleri ve onlardan rivayetleri hakkında bilgi verdiği bir fehrese*dir); Vâsıtatü’n-nizâm fî tevârîhi mülûki’l-İslâm (Benî Ubeyd hânedanını methettiği bir eserdir); Kitâbü’l-Ehâdîsi’l-erbaîn fî umûmi rahmetillâhi li-sâiri’l-müminîn; Cilâü’l-efkâr fî menâkıbi’l-ensâr.

BİBLİYOGRAFYA:

Vâdîâşî, Bernâmec (nşr. M. Habîb el-Heyle), Mekke 1981, s. 12, 65, 206, 208, 262, 284; Safedî, el-Vâfî, XVIII, 261; Ahmed Bâbâ et-Tinbüktî, Neylü’l-ibtihâc (ed-Dîbâcü’l-müzheb içinde), Kahire 1329-30, s. 163-164; el-Hulelü’s-sündüsiyye, I, 248-256, 499, 659, 823, 828; Hediyyetü’l-ârifîn, I, 526; Abdülhay el-Kettânî, Fihrisü’l-fehâris, I, 392-393; Mahlûf, Şeceretü’n-nûr, s. 193; Serkîs, MuǾcem, I, 863-864; Brockelmann, GAL Suppl., I, 812; Ziriklî, el-Alâm, IV, 105; Kehhâle, MuǾcemü’l-müellifîn, V, 185; Mahfûz, Terâcimü’l-müellifîn, II, 288-292; Hady Roger Idris, “D’al-Dabbag, Hagiographe et Chroniqueur Kairouanais du XIIIe siècle et de son Jugement sur Les Fatimides”, BÉO, XXIX (1977), s. 243-249; el-Kamûsü’l-İslâmî, III, 344; M. Talbi, “al-Dabbagh, Abu Zayd Abd al-Rahman”, EI² Suppl. (İng.), s. 172-173.

Mehmet Aykaç