DÂRÜLMÛSİKI-i OSMÂNÎ

دار الموسقىء عثمانى

İstanbul’da kurulan özel Türk mûsikisi mektebi.

II. Meşrutiyet’in (1908) ilânından sonra Koska’da Râgıb Paşa Kütüphanesi karşısındaki bir binada faaliyete başladı. Tanburî bestekâr Hacı Kirâmî Efendi’nin başkanlığında bestekâr Leon Hanciyan, hânende Kaşıyarık Hüsâmeddin Efendi, bestekâr Kanûnî Hacı Ârif Bey, Hâfız Âşir, Hâfız İsmâil efendiler tarafından kurulmuştur. Mektepte kurucular dışında, müdür santûrî Edhem Efendi, yardımcısı Kirkor Efendi ve kâtip Salâhaddin Efendi’nin idareciliğindeki öğretim kadrosunda kemanî Aleksan Efendi, ûdî Sâmi Efendi, ûdî Ekrem Efendi, santûrî Edhem Efendi, Hâfız Tevfik Efendi (Neyzen Tevfik Kolaylı) gibi sanatkârlar bulunmaktaydı. Hâfız Arap Cemal ve Nazmi Efendi’nin öğretmen yardımcısı olarak görev yaptığı okulun şeref üyesi ve fahrî başkanı ise kanunî bestekâr Şehzade Ziyâeddin Efendi idi.

Devrin meşhur mûsiki üstatlarının ders verdiği, birçok mûsikişinasın yetişmesinde rol oynayan bu mektep, ayrıca hoca ve talebelerin yer aldığı Dârülmûsikı-i Osmânî Heyeti adlı topluluğun verdiği konserlerle de büyük ilgi toplamıştır. Okul binasında yapılan her konser provasının 1 gümüş mecidiye karşılığında dinlenebilmesi ve aylık konser abonman biletlerinin 1 altın liradan satılması, yapılan icraatın sanat seviyesini ve dinleyicilerin rağbetini gösterir.

Doğrudan Türk mûsikisi eğitim ve öğretiminin amaçlandığı Dârülmûsikī-i Osmânî, bir müddet sonra Muzika-i Hümâyun hocalarından bestekâr Muallim İsmâil Hakkı Bey başkanlığında, Mûsikī-i Osmânî adıyla Şehzadebaşı’ndaki Fevziye Kıraathanesi’nin üzerinde faaliyetine devam etmiştir. Devrin yayın organlarında bazan Mûsikī-i Osmânî, bazan da Mûsikī-i Osmânî Mektebi adlarıyla geçen bu kurumun yeni devredeki öğretim kadrosunda, müdür yardımcısı İzzeddin Hümâyî Bey (Elçioğlu) dışında ûdî Fahri Bey (Kopuz), neyzen İhsan Aziz, kemanî Reşad Bey (Erer), kanunî Âmâ Nâzım, tanburî Ahmed Neş’et gibi sanatkârlar yer almaktaydı.

Mûsikī-i Osmânî, I. Dünya Savaşı’nın çıkması üzerine bir süre kapanmasına rağmen daha sonra İsmâil Hakkı Bey tarafından yeniden açıldı. 1914 yılında faaliyetlerini Çemberlitaş’ta sürdürmeye başladı. Bu faaliyetin hangi tarihe kadar devam ettiği konusunda kesin bilgi yoksa da zamanın ünlü mûsikişinaslarından oluşan kadrosunun hemen hepsinin Dârütta‘lîm-i Mûsikī’de yer aldığı bilinmektedir. Konser faaliyetleri İsmâil Hakkı Bey’in idaresindeki dönemde de Mûsikī-i Osmânî Heyeti ve Mûsikī-i Osmânî Mektebi Heyeti adlarıyla devam etti. İstanbul’un dışına da taşan ve 150 kişiye varan bir heyetle verilen konserlerin ilânlarında zaman zaman Dârülmûsikī-i Osmânî Heyeti adı da kullanılmıştır.

Mûsikī-i Osmânî Mektebi, eğitim öğretim ve konser faaliyetlerinin yanı sıra fasıl defteri ve yaprak biçimindeki nota yayımı ile de dikkati çekmiştir. Küçük, orta ve büyük boy olarak gerçekleştirilen bu serilerden orta boyu fasıl defterleri, diğerleri ise perakende notalar halinde neşredilmiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Mehmet Nazmi Özalp, Türk Musikisi Tarihi-Derleme, Ankara, ts. (TRT Müzik Dairesi Başkanlığı Yayınları), I, 89; Mihalzâde Mahmud Râgıb [Gazimihal], “İsmail Hakkı Bey”, Millî Mecmua, sy. 101, İstanbul 1928, s. 1631-1632; a.mlf., “Mûsikî Teşkilâtımız”, a.e., sy. 116, İstanbul 1929, s. 20-21; Etem Ruhi Üngör, “Türk Musikisinde Nota Yayımcılığı, Yayımlar-Yayımcılar-Nota Basımında 100. Yıl”, MM (özel sayı, nr. 1), sy. 337 (1977), s. 8-9; Ruhi Kalender, “Yüzyılımızın Başlarında İstanbul’un Musiki Hayatı”, AÜİFD, XXIII (1978), s. 425-531, 433, 435-536; “Darülmusiki-i Osmanî”, TA, XII, 323; Öztuna, BTMA, I, 210.

Nuri Özcan