CUMHUR İLÂHİSİ

Türk dinî mûsikisinde tekke mûsikisine ait bir form.

“Topluca okunan ilâhi” anlamına gelir. Mevleviyye ve Bektaşiyye dışındaki tarikatlara ait tekkelerde kelime-i tevhid zikrinden sonra ism-i celâl zikrine geçilmeden önceki arada okunurdu.

Cumhur ilâhilerini diğerlerinden ayıran en önemli özellik, bu ilâhilerin hazır bulunanlar tarafından birlikte okunmasıdır. Güfteleri tanınmış mutasavvıf şairlerin manzumelerinden seçilmiştir. Devr-i hindî usulündeki çok az istisnaları dışında hep evsat usulü ile ölçülmüşlerdir. Esasında tekkelere mahsus olan cumhur ilâhilerinin nâdiren bazı dinî merasimler münasebetiyle camilerde ve sarayda huzûr-ı hümâyunda okunduğu da olmuştur.

BİBLİYOGRAFYA:

Hızır İlyas, Letâif-i Enderûn, İstanbul 1276, s. 190-191; Mehmed Rûşen Efendi, Mecmûa-i İlâhiyyât, Üsküdar Selim Ağa Ktp., Hüdâyî, nr. 1804, vr. 7b, 12b, 17b, 56ª; Ergun, Antoloji, I, 161; Karadeniz, Türk Mûsikîsi, s. 161-162, 658, 713; Şengel, İlâhîler, I, 24-25, 28-35; II, 1417, 66-70; Töre, İlâhîler, V, 18-29, 80-83; Halil Can, “Dînî Türk Musikisi Antolojisi”, MM, sy. 217 (1966), s. 14; Saadet Gültaş, “Saadeddin Heper ile Mülâkat”, Kök, I, İstanbul 1981, s. 18; TA, XI, 263; Pakalın, I, 310.

Nuri Özcan