CELÂL AMÂSÎ

(ö. 893/1488)

Fâtih Sultan Mehmed devri hattatlarından.

Ali Çelebizâde Alâeddin Hasan Çelebi’nin oğlu, meşhur hattat Şeyh Hamdullah’ın dayısıdır. Oğulları Mehmed Cemâleddin ve Celâlzâde Muhyiddin efendiler de devrin hattatlarındandır. “Celâl oğulları” diye anılan bu iki hattatla akrabası ve talebesi Abdullah b. İlyâs Efendi (Abdullah Amâsî), Anadolu’nun yedi üstadından (esâtize-i Rûm) kabul edilir. Celâl Amâsî hat sanatını Hayreddin Maraşî ile beraber Yahyâ Sûfî Çelebi’den bir müddet meşkettikten sonra Fettâhî Yahyâ Nîsâbûrî’den çeşitli hatları öğrenerek icâzet aldı. Hatla beraber Tokatlıoğlu Cemâleddin Yûsuf Çelebi’den ilim tahsil etti. II. Bayezid Amasya valisi olunca onun yakınları arasına girdi. Bayezid tahta çıktığı zaman kendisini İstanbul’a davet etti. Celâl Amâsî bir süre İstanbul’da kaldıktan sonra Amasya’ya geri döndü. Amasya Valisi Şehzade Ahmed’e hat hocası oldu. 9 Zilhicce 893’te (14 Kasım 1488) arefe günü burada vefat etti.

Osmanlı hat ekolünün doğuşunda önemli rolü olan Celâl Amâsî’nin kendine has bir tavrı vardı. Bu tarihlerde hat sanatı alanında önemli gelişmelere sahne olan Amasya’da iki hattat etrafında mektep teşekkül etmişti. Bunlardan biri Hayreddin Maraşî, diğeri de Celâl Amâsî idi. Osmanlı-Türk hattatları bu iki koldan gelmiştir. Hayreddin Maraşî kolu İstanbul’da Şeyh Hamdullah mektebiyle devam edip bugüne kadar bütün İslâm âlemine yayılarak hâkim üslûp olmuştur. Celâl Amâsî kolu ise Amasya’da kısa bir müddet devam etmiş, Şeyh Hamdullah mektebinin daha çok rağbet görmesi sebebiyle daha sonra ilerleyememiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Gülzâr-ı Savâb, s. 54; Suyolcuzâde, Devhatü’l-küttâb, s. 30; Âlî, Menâkıb-ı Hünerverân, s. 24, 25; Müstakimzâde, Tuhfe, s. 152; Amasya Târihi, Süleymaniye Ktp., Mikrofilm Arşivi, nr. 3681-3682, VIII, 135-137; Ayverdi, Fâtih Devri Hattatları, s. 22.

Muhittin Serin