CEBERTÎ, Abdurrahman b. Hasan

عبد الرحمن بن حسن الجبرتي

(ö. 1240/1825)

ǾAcâǿibü’l-âsâr adlı eseriyle meşhur Mısırlı tarihçi.

1167 (1753-54) yılında Kahire’de doğdu. Ataları Habeşistan’ın Cebert bölgesinden geldikleri için kendisi de Cebertî nisbesiyle şöhret buldu. Mensup olduğu Cebertî ailesi Hanefi mezhebinde ve İslâm’a çok bağlı kimseler olarak tanınmıştır. Hac için veya mücâvir* olarak Medine ve Mekke’ye yürüyerek gelmeleriyle meşhur olan bu aileye mensup âlimlerin Mescid-i Nebevî’de, Harem-i şerif’te ve Ezher’de ders verdikleri üç revak vardı. Babası Şeyh Hasan da Ezher âlimlerindendi. Cebertî on bir yaşında iken Kur’ân-ı Kerîm’i ezberledi. Babası oğlunda kabiliyet gördüğü için onun yetişmesine özen gösterdi. Ona büyük bir servet, kıymetli hocalar, öğrenciler ve devlet ileri gelenlerinden meydana gelen çok iyi bir çevre bıraktı. Cebertî Ezher’den mezun olduktan sonra astronomi, matematik, geometri alanlarındaki bilgisini arttırdı. Osmanlı Veziri Koca Yûsuf Paşa Cebertî’nin astronomi alanındaki engin bilgisine vâkıf olup ona takvimler hazırlattı ve bundan dolayı kendisini ödüllendirdi. Cebertî iyi yetişmiş Ezher âlimlerinin geleneğine uyarak öğretim halkaları teşkil etti, öğrenci yetiştirmeye önem verdi. Napolyon Mısır’ı işgal edince onu ülke yönetiminde bir vasıta olarak kullandığı âyan ve eşraf divanına üye tayin etti. Mehmed Ali Paşa’nın saray muvakkiti olarak da görev yapan Cebertî Hanefîler’le ilgili iftâ dairesine de nezâret etti.

Cebertî Kavalalı Mehmed Ali Paşa’ya baştan beri cephe aldı ve ölümüne kadar muhalefetini sürdürdü. 1822’de oğlu Halîl öldürüldü. Bu konuda birçok söylenti çıktı ve olayın, Cebertî’nin Mehmed Ali Paşa’nın idaresini tenkit etmesiyle ilgili olduğu dedikoduları yayıldı. Bu olaydan duyduğu büyük üzüntü sebebiyle Cebertî’nin gözleri görmez oldu, evine kapandı, vefatına kadar böyle kaldı. Onun bir suikasta kurban gittiği de söylenir. Cebertî ilmî usullere riayet eden objektif bir ilim adamı idi.

Eserleri. 1. ǾAcâǿibü’l-âsâr* fi’t-terâcim ve’l-ahbâr. 1688’den 1821’e kadar meydana gelen olayları ihtiva eden dört ciltlik bir Mısır tarihidir (Bulak 1297). 2. Mazharü’t-takdîs (Muzhirü’t-takdîs) bizehâbi (zevâli) Devleti’l-Fransîs. Cebertî Mısır’ın Fransızlar tarafından işgalini (1798-1801) konu alan bu eserini 1216’da (1801-1802) tamamlayarak Osmanlı Veziri Yûsuf Paşa’ya ithaf etti. Kitabında kendisinin Fransızlar’la ilişkisinden, General Menou zamanında divanda üye olduğundan söz etmediği gibi ǾAcâǿibü’l-âsâr’daki fikirlerinin aksine Napolyon Bonapart’ı ve Fransızlar’ı küçük düşürücü tenkitlere, Osmanlılar’ı, padişah ve veziri öven ifadelere yer verir. Osmanlı Veziri Yûsuf Paşa İstanbul’a dönünce eseri III. Selim’e sundu. Eser padişahın isteği üzerine Hekimbaşı Mustafa Behcet Efendi tarafından Türkçe’ye tercüme edildi. 1807 yılında tamamlanan tercüme Târîh-i Mısır adıyla yayımlanmıştır (İstanbul 1282). Mazharü’t-takdîs Mütercim Âsım Efendi tarafından da tercüme edilmiş (Osmanlı Müellifleri, I, 377), ayrıca Alexandre Cardin eseri Fransızca’ya çevirmiştir (Journal d’Abdurrahman Gabarti pendant l’occupation française en Egypte, İskenderiye 1835, Paris 1838). Muhammed Atâ Mazharü’t-takdîs’in Arapça orijinalini Yevmiyyâtü’l-Cebertî adıyla iki cilt halinde neşretmiştir (Kahire 1958).


Cebertî’nin kaynaklarda zikredilen Muhtasaru Tezkireti’ş-Şeyh Dâvûd el-Antâkî, Nakdün li-Kitâbi Elf leyle ve leyle ve Düstûru takvîmi’l-kevâkibi’s-sebǾa adlı üç eseri daha vardır (bk. Kehhâle, V, 133).

BİBLİYOGRAFYA:

Cebertî, ǾAcâǿibü’l-âsâr, Beyrut, ts. (Dârü’l-Fâris), I-III; a.mlf., Târîh-i Mısır (trc. Mustafa Behçet), İstanbul 1282; Brockelmann, GAL Suppl., II, 730-731; Osmanlı Müellifleri, I, 377; Serkîs, MuǾcem, I, 675-676; Muhammed Abdullah İnân, Müǿerrihû Mısri’l-İslâmiyye ve mesâdirü’t-târîhi’l-Mısrî, Kahire 1388/1969, s. 177-189; Süleyman Ahmed es-Saîd, Teǿsîl mâ verede fî târîhi’l-Cebertî mine’d-dahîl, Kahire 1979, tür.yer.; Leylâ Abdüllatîf Ahmed, Dirâsât fî târîh ve müǿerrihî Mısr ve’ş-Şâm ebâni’l-asri’l-Osmânî, Kahire 1980, s. 190-214; Halil Mardem Bey, AǾyânü’l-karni’s-sâlis Ǿaşer, Beyrut 1981, s. 144; Abdülfettâh ed-Dîdî, YenâbîǾu’l-fikri’l-Mısriyyi’l-muǾâsır, Kahire 1982, s. 9-15; Ali Berekât, Rüǿyetü’l-Cebertî li-ezmeti’l-hayâti’l-fikriyye, Kahire 1987; Muhammed Enîs, “el-Cebertî beyne Mazhari’t-takdîs ve ǾAcâǿibi’l-âsâr”, Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb, XVIII/1, Kahire 1956, s. 59-70; David Ayalon, “The Historian al-Jabartı and his Background”, BSOAS, XXIII (1960), s. 217-249; a.mlf., “Djabartı”, EI² (İng.), II, 355-357; P. M. Holt, “AlJabartı’s Introduction to the History of Ottoman Egypt”, BSOAS, XXV (1962), s. 38-51; S. Moreh, “Reputed Autographs of ‘Abd al-Rahman al-Jabartı and Related Problems”, a.e., XXVIII (1965), s. 524-540; Ismail K. Poonawala, “The Evolution of al-Ğabartı’s Historical Thinking as Reflected in the Muzhir and the Acaāǿib”, Arabica, V, Leiden 1968, s. 270-288; D. B. Macdonald, “Cebertî”, İA, III, 39-40; Ahmed Abdürrahîm Mustafa, “ǾAcâǿibü’l-âsâr fi’t-terâcim ve’l-ahbâr li-Abdirrahmân el-Cebertî”, Tİ, IV, 553-563.

Mehmet Maksudoğlu