BEYHAKĪ, Muhammed b. Hüseyin

محمد بن حسين البيهقي

Ebü’l-Fazl Muhammed b. Hüseyn el-Beyhakī (ö. 470/1077)

Târîh-i Beyhakī adlı eseriyle tanınan Gazneliler devri tarihçisi ve devlet adamı.

Horasan’da bugün Sebzevâr denilen Beyhak bölgesinin Hârisâbâd köyünde doğdu. 402’de (1011-12) on altı, Zilhicce 450’de (Şubat 1059) altmış beş yaşında olduğunu söylediğine göre 385 (995) veya 386 (996) yılında doğmuş olmalıdır. Babası ve ailesi hakkında bilgi yoktur. İlk öğrenimini doğduğu köyde tamamladıktan sonra Nîşâbur’a gitti. Burada çok iyi bir öğrenim gördüğü anlaşılan Beyhakī daha sonra gittiği Gazne sarayında Dîvânü’r-resâil’e kâtip olarak alındı (1021) ve divan başkanı Ebû Nasr-ı Mişkân’ın yardımcılığına getirildi. Bu sırada yirmi altı-yirmi yedi yaşında bulunuyordu. Her bakımdan takdir ettiği ve kendisini taklide çalıştığı Ebû Nasr-ı Mişkân’ın hizmetinde on dokuz yıl çalıştı. Komşu devletlere yazılan birçok resmî mektup onun kaleminden çıkmıştır. 1034’te Sultan Mesud’un Gürgân ve Mâzenderan seferine katıldı. Ebû Nasr-ı Mişkân’ın ölümü üzerine yerine Beyhakī’den daha yaşlı ve tecrübeli olan Ebû Sehl-i Zevzenî getirildi (1039). Huysuz ve liyakatsiz bir idareci olan Zevzenî ile anlaşamayan Beyhakī görevinden ayrılmak istediyse de Sultan Mesud kabul etmedi. Kısa bir zaman sonra Sultan Mesud’la birlikte Dandanakan Savaşı’na (23 Mayıs 1040) katıldı ve Gazneli ordusunun yenilgisi ile biten bu savaşta bir ara Merv civarında esir düşmekten güçlükle kurtulabildi. Bu savaştan sonra Sultan Mesud tarafından müşrif*liğe tayin edildiği ve savaşta ihanet edenleri sorgulamakla görevlendirildiği rivayet edilirse de, bunu ihtiyatla karşılamak gerekir. Zira Târîħ’inde Sultan Mesud’un kendisini böyle bir göreve tayin ettiğine dair herhangi bir kayıt yoktur. Sultan Mesud’un ölümünden (1041) sonra Ebû Sehl-i Zevzenî ile daha kaç yıl çalıştığı ve Abdürreşîd’e (1049-1052) gelinceye kadarki Gazneli sultanlarının ona nasıl davrandıkları bilinmemektedir. Abdürreşîd’in tahta çıkışından hemen sonra Dîvânü’r-resâil başkanlığına tayin


edildi. Ancak çok geçmeden saray entrikalarına adı karıştığından muhaliflerinin de kışkırtmasıyla tutuklandı, bütün servetine el kondu ve hapsedildi. Bir müddet sonra Tuğrul Berâr adlı bir köle isyan ederek Sultan Abdürreşîd’i öldürdü (1053). Kısa bir süre sonra Tuğrul’un da öldürülmesiyle Gazneli tahtına Ferruhzâd (1053-1059) geçti. Böylece Beyhakī de kurtulmuş oldu. Beyhakī eserinde Ferruhzâd devrinde görev alıp almadığına dair bilgi vermemekle birlikte Ebü’l-Hasan el-Beyhakī onun Ferruhzâd’a kâtiplik yaptığını ve ölümünden sonra saraydan ayrılarak zamanını eser yazmakla geçirdiğini söyler (Târîħ [Hüseynî], s. 303). Ahbârü’d-devleti’s-Selçûkiyye’de (s. 19-20) ise Ferruhzâd devrinde Tirmiz Kalesi’nde kûtvâl* olduğu ve Gazneliler’le Selçuklular arasındaki anlaşmazlıklara son vermek üzere hazırlanan antlaşma metnini de onun kaleme aldığı kaydedilmektedir.

Eserleri. 1. Târîh-i Beyhakī*. Beyhakī’ye büyük şöhret sağlayan ve otuz cilt olduğu rivayet edilen bu büyük eserden günümüze sadece 421-432 (1030-1041) yılları arasındaki olayları anlatan bölüm kalmıştır. Sultan Mahmud’un ölümünden başlayıp Sultan Mesud’un Dandanakan yenilgisinden sonra Hindistan’a iltica ettiği yıla kadar gelen bu bölüm birkaç defa basılmıştır (Calcutta 1862; Tahran 1305/1887-1888, 1319 hş./1940, 1319-1332 hş./1940-1953, 1324 hş./1945; Meşhed 1350 hş./1971, 1355 hş./1976; Tahran 1358 hş./1980). Altı ve yedinci ciltlerden ibaret olan bu bölümün dışında ayrıca beşinci ve onuncu cildin bazı parçaları da zamanımıza kadar gelmiştir. İbn Funduk eserin çeşitli ciltlerine değişik kütüphanelerde rastladığını fakat takım halinde hiçbir yerde görmediğini ifade etmektedir. 2. Zînetü’l-küttâb. İnşâ sanatına dair bir eser olup günümüze kadar gelmemiştir. Târîh-i Beyhak, müellifi İbn Funduk’un (Ebü’l-Hasan-ı Beyhakī) ifadesine göre bu eserin devrinde bir benzeri yoktu. 3. Makāmât-ı Mahmûdî. Bugün mevcut olmayan bu eseri müellif Târîħ’inde zikreder. Makāmât-ı Ebû Nasr-ı Mişkân olarak da bilinen eserde Beyhakī, Dîvânü’r-resâil’de görevli iken üstadı Ebû Nasr-ı Mişkân’dan Gazneliler ve Sultan Mahmud hakkında duyduklarını anlatır. Bu eserden daha sonra yaşayan tarihçilerden özellikle Avfî Cevâmi‘u’l-hikâyât’ında ve Seyfeddin b. Nizâm Akīlî Âsârü’l-vüzerâǿ adlı eserinde faydalanmıştır.

BİBLİYOGRAFYA:

Muhammed b. Hüseyin el-Beyhakī, Târîħ (nşr. Ali Ekber Feyyâz), Meşhed 1350 hş., s. 11; Beyhakī, Târîħ (Behmenyâr), s. 11, 175-178; a.mlf., Târîħ (Hüseynî), s. 303-307; a.mlf., Tetimme, I, 179-183; Avfî, Cevâmi‘u’l-hikâyât ve levâmi‘u’r-rivâyât (nşr. Emîr Bânu Musaffâ – Muzâhir Musaffâ), III/2, s. 548; Ahbârü’d-devleti’s-Selçûkiyye (Lugal), s. 19-20; Rieu, Catalogue, I, 158 vd.; Bahâr, Sebk-i Şinâsî, Tahran 1337 hş., II, 62-95, 114; Storey, Persian Literature, I, 252-254; Saîd-i Nefîsî, Âsâr-ı Gumşûde-i Ebü’l-Fazl-ı Beyhakī, Tahran 1315 hş.; a.mlf., Der Pîrâmûn-i Târîh-i Beyhakī, Tahran 1342 hş.; Safâ, Edebiyyât, II, 890-892; Rypka, HIL, s. 442; Mujtaba Minovi, “The Persian Historian Bayhakı”, Historians of the Middle East (ed. B. Lewis – P. M. Holt), London 1964, s. 138-140; M. Ali İslâmî Nodûşen, Câm-ı Cihânbîn, Tahran 1355 hş., s. 249-255; C. E. Bosworth, The Ghaznavids, Their Empire in Afghanistan and Eastern Iran 994-1040, Edinburg 1963, s. 63-65, 129-130; a.mlf., “Early Sources for the History of the First Ghaznavid Sultans”, IQ, VII (1963), s.10-14; Şâkir Mustafa, et-Târîhu’l-‘Arabî ve’l-müverrihûn, Beyrut 1980, II, 386-388; Rızâzâde Şafak, “Ebü’l-Fazl Beyhakī ve Târîh-i Beyhakī”, Armagān, XI/12-13, Tahran 1317 hş.; Hasan Barani, “Abul Fazl Baihaqı”, Indo-Iranica, V/1, Calcutta 1951, s. 5-11; W. Barthold, “Beyhakî”, İA, II, 582-584; S. Naficy, “Bayhakī”, EI² (Fr.), I, 1164-1165; a.mlf., “Beyhakī Ebü’l-Fazl”, UDMİ, V, 314-317; G.-H. Yūsofī, “Bayhaqī Abu’l-Fazl”, EIr., III, 889-894.

Tahsin Yazıcı