AHMED CELÂLEDDİN DEDE

(ö. 1853-1946)

Galata Mevlevîhanesi’nin son şeyhi, şair ve mûsikişinas.

Gelibolu’da doğdu. Gelibolu Mevlevîhanesi şeyhi Hüseyin Azmi Dede’nin oğludur. 1870’te babası Mısır Mevlevîhanesi’ne tayin edilince onunla birlikte Mısır’a gitti. Orada bir yandan Câmiü’l-Ezher’e devam ederken bir yandan da bazı hocalardan özel dersler aldı; dergâhta da edebiyat ve mûsiki bilgisini ilerletti. Bu arada klasik mûsiki ile Mevlevî âyin ve na‘tlarını, ayrıca Mısır hidivinin kölesi neyzen Mehmed Subhi Bey’den ney üflemesini öğrendi. Manastırlı Nâilî Efendi’den Farsça dersleri aldı. 1873’te yirmi yaşlarında çileye girdi. Çilesini tamamladıktan sonra bir süre Kahire Mevlevîhanesi’nde kudümzenbaşılık ve neyzenbaşılık yaptı; devrin seçkin neyzenleri arasına katıldı. 1893’te babasının ölümü üzerine İstanbul’a geldi. Üsküdar’daki evinde uzunca bir süre münzevi bir hayat yaşadı. 1908 yılında önce vekâleten, daha sonra asâleten Üsküdar Mevlevîhanesi’ne şeyh ve mesnevihan oldu. 1910’da Atâullah Efendi’nin vefatı ile Galata (Kulekapısı) Mevlevîhanesi şeyhliğine ve mesnevihanlığına getirildi. Tekkelerin kapatılmasına kadar (30 Kasım 1925) bu görevi yürüttü. Soyadı kanunundan sonra Baykara soyadını alan Ahmed Celâleddin Dede’nin kabri Karacaahmet Mezarlığı’nda Miskinler Tekkesi’nin arkasındadır.

Mesnevihan olarak uzun müddet Mesnevî okutan, derin bir tasavvuf bilgisi yanında geniş mûsiki bilgisine de sahip olan Ahmed Celâleddin Dede na‘thanlık da yapmıştır. Kaynaklarda, Hamparsum ve Batı notalarını da çok iyi bildiği ve kıymetli bir nota koleksiyonuna sahip bulunduğu da belirtilmektedir. Genç yaştan itibaren şiir ve edebiyatla da meşgul olmuş, ancak bir divançe doldurabilecek sayıdaki şiirlerini ise bir araya getirmemiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Hüseyin Vassâf, Sefîne, V, 237-239; İbnülemin, Son Asır Türk Şâirleri, I, 217-218; Ergun, Antoloji, II, 664-666; a.mlf., Türk Şairleri, I, 273-276; Abdülbâki Gölpınarlı, Mevlânâ’dan Sonra Mevlevîlik, İstanbul 1953, s. 240, 458-459; Bedi N. Şehsuvaroğlu, Eczacı Yarbay Nâyzen Halil Can, İstanbul 1974, s. 35-38; İst.A, I, 334; TDEA, I, 57.

Abdullah Uçman